Emir Can İğrek'in "Nalan" isimli şarkısından ilham alınmıştır.
Pencereden seyretti dışarıyı, ela gözlere vuruldu.Ömrü boyunca o gözleri unutamadı,onu unutmak ölümle eş değerdi..
"Baştan başlayalım Ben Nalan, ruhu yaralı Nalan, Çocuk olmasına izin verilmemiş Nalan.. Ben tekerlekli sandalyeye mahkûm olan bir çocuğum.
Ben rüzgâra,güneşe, temiz havaya hasret kalan çocuk..Ben hiç arkadaşı olmayan Nalan, ben hiç kimsenin sevmediği, önemsemediği Nalan.. diğer çocukların deyimiyle "Görünmez kız".
~Peki hayatında hiç çikolata yememiş kız..🍫
∆Bir erkek çocuğu düşünün kıza papatya vermiş...🌼
∆Bir kız düşünün papatyayı ölene kadar saklamış...♾️
"Nalan'ın Papatyası o" dedi Ela gözlü çocuk.
"haklıydı benim papatyamdı"...🌼
∆Emir ve Nalan'ın masum aşkını okumaya hazır mısınız?
#EmNal #Nalan'ınPapatyası
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."