Biraz kalabalık olana kadar bu yazı burada dursun... Sonra, kitap. Sus Biraz, 1 Sus biraz, dilerim mutlu olursun. Çünkü seni seviyorum... Öyle, sıradan, her hangi birini sever gibi seviyorum. Yanımdan geçerken, bir an gördüğüm birini sever gibi. Alışır gibi, usulca, sessizce ve kimseye hissettirmeden. Kürdan ucu, toplu iğne başı, ya da kibrit alevi kadar seviyorum seni. Çocukların kenarları kırışmasın diye, defterlerin kenarına ataş takması gibi; masumca ama önemsiz seviyorum. Hakkında hiçbir şey bilmeden ve öğrenmek istemeden; cahilce ve yalan söyleyerek seni seviyorum. Birkaç düzüne kitap okuyup, hiçbir şey hatırlamayan, aklında hiç gereksiz bilgiyi barındırmayan biri gibi seviyorum. En boş tarafımla, yerine bir yer koymadan ve yerini de sahiplenmeden... Çok tuhaf seviyorum seni... Bir erkeğin başka bir erkeği sevmesi gibi; ya da bir kadının, başka bir kadını kıskanması gibi, canımı sıkarak, seni böyle sevdiğimi kendimden çekemeyerek seviyorum. Kızarak biraz da... Hiç istemediğim, gecenin bir vakti gelen davetsiz misafir gibi seviyorum. Durduk yerde bir yeri almak isteyen kral gibi, biraz kan akıtarak ve ölenleri uzaktan izleyerek seviyorum. Bir şey mi söyledin? Duymuyorum, sus biraz! Dilerim mutlu olursun. Çünkü seni seviyorum...