Hepimiz çocuktuk, büyüdük... Hepimizin farklı idealleri vardı belki de ... Hepimiz bir umut dünyası içinde yaşıyorduk ama herkesin atladığı bir yer vardı. Hayat. Hayat; bize yaşamayı öğreten yer mi? Hayat; bize mutluluğu tattıran bir dost sonra da kederi yaşatan bir düşman mı? Hayat ne demekti tam olarak, neydi ki? Hayatı hep farklı açılardan bakmayı ailesi yüzünden öğrenmek zorunda kalan bir genç kızın hayatını okuyacaksınız. Tek gerçek dostu kardeşi ile aralarındaki o sonsuz güven, sevgi ve saygı bağları sayesinde hayata tutunacak, belki de... "Maalesef Hazar, hayatımızı seçmek bizim elimizde değil. Ama bizim yapmamız gereken o bize sunulan hayatı kendimiz için, sadece ama sadece kendimiz için şekillendirmek. Unutma sen ve ben hep bir olduğumuz sürece hiç kimse, hiçbir şey bizi bu saçma hayattan alamaz. Şimdi, bana bir söz vermeni istiyorum, nolursa olsun beni bırakmayacaksın . Söz mü?" (hafif ürkek ve bir o kadar da tiz bir sesle) : " Söz! Söz veriyorum. Asla bırakmam seni hem de hiç. Sen de bana bir söz ver. Beni yaptığım hatalar için yadırgamayacaksın. " Güvenilir bir tebessüm ile " Söz veriyorum be. Kendimiz için yaşayalım şu hayatı."
5 parts