Romanımız, farklı yaşamlar süren iki ana karakter üzerinde odaklanıyor. Birçok yönleriyle tamamen zıt karakterlere sahip olan David ve Elena, bir olayın onları bir araya getirmesinin ardından tuhaf bir takasla karşı karşıya kalır.
David, sıkı bir rutin içinde geçen monoton bir hayata sahip başarılı bir iş adamıdır. İşinden ve yüksek standartlı yaşamından sıkılmış olmasına rağmen çıkış yolu bulamamaktadır. Bir gün, Elena ile bedenlerini takas ederler.
Elena, hayatın güzelliklerinden uzak, zorluklarla dolu bir hayat sürmektedir. Sokaklarda yaşayan, hayatta kalma mücadelesi veren genç bir kadındır. David'ın bedenine büründüğünde, lüks ve rahatlığın tadını ilk defa deneyimler. Ancak, bu takasın bir açmazı vardır: David'ın bedenindeyken Elena'nın gerçek kimliğini sürdürmek zorunda kalır.
Birbirlerinin hayatlarına gizlice sızarak, David ve Elena, diğerinin dünyasında tüm sırları, zorlukları ve umutları keşfeder. Zenginlik ve yoksulluk, aşk ve kayıp, sadakat ve ihanet gibi kavramları yaşadıkları deneyimlerle sorgularlar. Her takas, hem karakterlerin kendi hayatlarına yeni bir perspektif kazandırırken, hem de birbirlerini daha iyi anlamalarını sağlar.
David, Elena'nın hayatında şiddet, yoksulluk ve adaletsizlik gibi zorluklarla mücadele etmeye çalışırken, Elena da David'ın hayatında yalnızlık, boşluk ve anlam arayışıyla yüzleşir. Bu takaslar sırasında karakterler, karşılaştıkları olaylar ve insanlar aracılığıyla dönüşüm yaşarlar.
Yüzbaşım: Kimsiniz hanım efendi ?
Siz: İlerideki karın çocuklarının annesi basının tacı gönlünün Sultanı
Yüzbaşım: İlla diyorsun uğraş benimle öyle mi?
Siz: Evet
Yüzbaşım: O zaman sana kötü bir haberim var
ben işsiz bir adam değilim ve boşa harcayacak bir vaktimde yok.
Siz: Nasıl
(Tek tik)
Siz: Engellediniz mi beni Ayy hayır ya ben hiç böyle hayal etmemiştim of...
Siz: Neyse bana hat mı yok Kocam olacaksın ulan o kadar.