"O kadar sevdim ki her gün yeni bir Amortentia hazırladım kendime, sırf kokusunu içime çekebileyim diye. Odamın her yerine döktüm, yastığımı bile onun kokusuyla kutsadım. Sırf ona biraz daha yakın hissedebileyim diye."
Kapşonlu hırkaları vardı, yıkılmaz duvarları olduğu gibi. Dikkatli bakmayınca fark edilmezdi beyaz kelebek misali. O kırılmıştı, o üzülmüştü, o yalnız kalmıştı. Fakat şimdi siyah bir kelebek onu fark etmişti ve hayat griye dönmeye başlamıştı.