Gece yarısı ağaçların içinden geçerken git giderek ormanın onu yuttuğunu hissetti Whitley, Dikkat et! Rüzgar ters yöne saldırdı! Orman seni benliğine aldı! Sınır bekçileri boğazına kadar dayandı! Cehennem kralı kanını kaynattı! Ateş Mavisi olarak cennetin bütün çiçeklerine saldırttı! - N-nolur bana yardım et Ashtin! -Seni cehennemin en güzel yerine saklayacağım Whitley , Kraliçem olman için herşeyi yapacağım sevgilim.. - B-bu yaptığını asla unutmayacağım Ashtin!! Ashtin uçurum kenarında düşmemek için tutunan Whitleyin kalbini o uçurumdan mavi bir ateşe boğarak attı en saf acı ile . Aşşağıdaki sınır nöbetçilerine kendi elleri ile teslim etti . En büyük acıyı sardı Whitleyin vücuduna , cehennemin en büyük cezasını verdi ona.. Cennet ve Cehennem in arasında kaybolan , yaralı elleri ve ayakları ile acıyı en derinden hisseden ; kalbi büyük bir kuyuya atılan o çaresiz kız... tutunmak isteyipte tutunamayan , çalışsa da ellerini kesen dikenli iplere bile dayanamayan bu kız cehennemin en büyük cezasına mecbur tutuldu..