Frozen Jack&Elsa
  • Bacaan 2,708
  • Undian 129
  • Bahagian 11
  • Bacaan 2,708
  • Undian 129
  • Bahagian 11
Sedang Ditulis, Pertama kali diterbitkan Mac 14, 2015
Çok soğuk bir geceydi.anna odasında uyuyor ben ise camın kenarında dizlerimin üstüne oturmuş kar yağını izliyordum.sanki gökyüzünden aşağı melekler iniyordu.kar yağını seyretmeyi seviyordum izlemesi insan zevk veriyor ve içini rahatlatıyordu.biraz yatağımda yattım gözlerimi dinlendirdim 2-3dakika sonra odamın kapısı çalındı açtım anna karşında sevecen bir ifadeyle dikilmiş "Kardan adam yapsak senle"diye etrafımda zıplıyordu bende onu kırmamak için "olur" dedim sarayın arka bahçesine çıktık anna kocaman bir kartopu yuvarlayıp yanıma geldi "hadi büyü yap"dedi bende çok olabileceğini düşündüm ve "olabilir"dedim anna bana heyecan dolu gözlerle bakıyordu açıkçası biraz korkuyordum içimden neyse elsa en fazla ne olabilir ki dedim havaya buz ışınlar fırlatmaya başladım buz ışınları havada parçalanıp kar tanelerine dönüşüyordu gökyüzünde düşen karları izlerken dikkatim dağıldı birden bir buz ışını fırlattım anna kar tepesinden kayarken buz ona gelmişti anna yere düştü.
Hak Cipta Terpelihara
Daftar untuk menambahkan Frozen Jack&Elsa pada pustaka anda dan menerima kemas kini
atau
#8frost
Garis Panduan Isi
You may also like
You may also like
Slide 1 of 10
Lafügüzaf  cover
KÖYLÜ GENÇLER (+18) cover
BERDEL (+18) cover
(+18)Seks Hikayeleri cover
Yazgının Oyunu cover
Rus mafyası / Yarı Texting  cover
Love Me Again |Taekook| cover
Takıntı cover
Güneş Çiçeği | yarı texting 𓍯𓂃 cover
ALDATMA +18 cover

Lafügüzaf

25 bahagian Sedang Ditulis

Aşk suçtu. Senin olmayan birisi için beslediğin duygular bir cellat gibi dikilirdi karşına. Sonra kollarına iki asker girerdi, o askerler başını bir kütüğün üstüne bastırırken boynuna inecek baltayı büyük bir sabırla beklerdi insan beklerdi ki, cellat alacak onun kellesini. Ama o balta inmeden önce, dururdu zaman. Sabır kanatırdı insanın her bir zerresini, bir işkenceden farksız akardı saniyeler, bir sudan sessiz, bir dalgadan daha hırçın. Aşk cellattı, ve o balta aşkın ellerinden inerdi insanın boynuna. Sevda cehennemdi, seni sevemeyen birinin aşkı ateşdi. Kendi kalbini yakan, kendi kanını akıtan bir kılıçtı. İnsan nasıl saplardı kendi sırtına bıçağı? İnsan ancak aşık olsa ihanet ederdi kendisine. Aşk ihanetdi, aşk en büyük oyun ve insanın kendine yaptığı ihanetdi. O Yavuz Payidar'dı, kendine en büyük ihaneti yapmış sırtına bir bıçak saplamış, boynunu bir cellatın önüne uzatmıştı. O Payidar'dı, sevdalanmıştı. Ve sevda, onun ihanetiydi.