●°°°°°°°°°°°°°°°°°°°♡°°°°°°°°°°°°°°°°°°°● Elbisesinin eteklerini kavrayıp biraz yukarı kaldırdı kız. Hayatında ilk defa bu kadar kabarık bir elbise giymişti. Giymesine izin verilmişti... Bir dizini bükerek onun üstüne eğilirken çok uzaklardaymış gibi gelen bir ses onun ismini ilan ediyordu. Üzerinde durduğu bu görkemli balkona, yani kendisine, bakan bu kalabalığa yeni kraliçelerini tanıtıyordu o ses. Bir kaç övgü sözcüğünü seçebildi sesin kurduğu o uzun cümleden. Alışık değildi... tüyleri ürpermişti. Kafasında bir ağırlık hissetti. Günlerdir omuzlarına yüklenen ağırlığın temsiliydi, resmiyetiydi bu yeni ağırlık. Onu izleyen, dinleyen, bekleyen yüzlerce, hatta binlerce insanın sorumluluğuydu bu ağırlık... "Miera Ravenscroft... Auroria Krallığının yeni kraliçesi, hakimi, hepimizin yeni majesteleri, önümüzdeki uzun yıllar için hepimize hayırlı olsun!" Alkışlar yankılandı... Miera'nın kalbinin atış sesini bastıracak kadar gürültülü alkışlar. Kızın istemsizce yüzüne sahte bir gülümseme kazımasını sağlayacak kadar uzun ve heyecanlı alkışlar... Bu onun hikayesiydi... Asla tahta göz dikememiş şımarık bir prensesin, kafasında bir anda bir taçla krallığının başına geçişinin hikayesi... ●°°°°°°°°°°°°°°°°°°°♡°°°°°°°°°°°°°°°°°°°●