kurumuş yapraklarla donatılmış yolda ayaklarımı sürüyerek yürüyorum.Ileride koca bir ağaç,gövdesi 180 derece geriye dönmüş,her yerden kolları uzanan ,adeta doğa adına ayin yapıyor.Üzerinde kara bulutlar,kollarından başlayıp gövdesine kadar yıldırımı her dört saniyede kendine çekiyor.Yerle gök arasında koridor misali,tanrım buda ne.İşte o an fısıldamalarına kulak verdim.Bir sürü ses,bir sürü yakarış,bir sürü duygu,uğruna amaçsızca,bilmeden ,daha doğmadan bana verilmiş görevimmişcesine aramam gereken şeyi bulmuş gibiyim.Her biri farklı dilde farklı lisanda konuşuyorlar.Evet konuşuyorlar,benimle konuşuyorlar.O an anladım iste,bana yalvarıyorlardı. AMA NEDEN. ¿?
5 parts