BU KİTAPTA KARAKTERLER DIŞINDA HİÇBİR OLAY GERÇEK DEĞİLDİR. SADECE HAYAL ÜRÜNÜDÜR!
Arkadaşının evindeki bir biblonun laneti yüzünden şeytana dönüşen Çınar, içine giren şeytanla hayatını sürdürmeye çalışır. Fakat bu süreç, hayatının en dertli ve sıkıntılı dönemleri olur. Ailesi, arkadaşları ve biricik aşkıyla yaşayacağı şeyler, onu nereye götürecektir? merak ediyorsanız, buyrun:)
Bu hikayeyi yazmaya arkadaşlarım ile yaşadığım komik bir olay üzerine yazdım. Ve sonuç olarak ikinci kitabı yazıyorum, ama sen bunu kesfettiğinde belki de bitirmiş olurum, hatta üçüncü veya dördüncü kitabı yazıyor bile olabilirim.
Eğer birinci kitabı okuduysan ve sevdiysen, buyur, oku! Ama eğer okumadıysan da, okuman iyi olur, çünkü çok şey kaçırmış olacaksın:)
Antep'in ihtişamlı konaklarından birinde, aşk acısını sır gibi saklayan Üsteğmen Zeyd ve sevdiği adamı ölmeden yüreğindeki mezara gömen Katre'nin hikayesi...
KÖZ; Sırrını gel sen çöz...
Alıntı;
Sanki bir filmin içinde gibiydim tam şu anda. Ağır çekimde kafamı Ömer'in baktığı yere çevirdiğimde yüreğime bir kor düştü. Elim göğsüme giderken, endişeyle yutkundum. Bedenimdeki bütün kan akışı hızlandığında bunun gerçek olmadığına inanmak istedim. Hiçbir gerçeği bu denli hayal olarak dilemediğime yemin edebilirdim.
Zeyd...
Evlendiğim adamın kardeşi, yüreğimi enkaza çeviren, kazıya kazıya içimden atmak için aylarımı zindan ettiğim Zeyd miydi?
Başıma saplanan ağrılar dünyamı döndürürken tutunacak bir dal aradım. Kocam kardeşine sıkı sıkıya sarılırken yanında solan beni görmüyordu. Arkamdaki sandalyeye aniden oturduğumda Ömer'in ve... Onun dikkatini çekmiştim.
"Katre! İyi misin?" diyen Ömer endişeyle yüzümü avuçladığında ona bakmak için kalkan gözlerim yanındaki adamın, Zeyd'in keskin bakışlarıyla kesişti. Göz bebeklerim titrerken onun bakışlarında yalnızca soğukluk vardı. Buz gibi... Donuk ve hiçbir kaygı barındırmayan gözleri abisinin ve benim üzerimde gelip gidiyordu. İnsan biraz olsun endişelenmez miydi? Benim tanıdığım Zeyd, bu muydu? Bayılmak üzere olan bir kadına şefkatten yoksun bakışlar atan bir adam mıydı o?
Anlamsız sessizliği Zeyd'in bozmasını beklemediğimden, konuşmasıyla yeniden ona bakmıştım.
"Allah mübarek etsin..." derken gözlerine tırmanan harelerim mahçup bir ifadeye bürünürken zoraki çıkan son kelimesi bütün gerçekleri bir tokat gibi yüzümüze çarpmıştı.
"Yenge."
~
(Çalıntı, kopyalanma ve kurgunun başka şahıslar tarafından yazılması hâlinde gerekli işlemler yapılacaktır.
Antalya'nın ünlü avukatlarından biri öz amcamdır. Bilginize...)
Tüm hakları K