"Lütfen.. son kez !" dedim gözyaşları içinde. Jandarmaların kolundaki babama ulaşmaya çalışıyor ama engelleniyordum. "Ağlamayacaksın Betül Gökçe!" dedi yüksek bir sesle. Kolumdan tutulmuş babama gitmem engellenirken babam iki memurla koridorda ilerliyordu. Çığlık çığlığa son kez babama ulaşmaya çabalarken o an sanki bütün uğultulu sesler birbirine karışmış , algım bir tek babamınkini seçmişti. "GÜÇLÜ OLUCAKSIN!" "Söz veriyorum baba kurtarıcam seni !" "Zorluk çıkarmadan yürü!" "Betül sakin ol!" "KARDEŞİNİN KATİLİNİ BUL KIZIM!" "Baba!" "Betül dur gidemezsin, zorlama!" "Yeğenim!" "SAKIN AĞLAMA!" Tüm çabalarıma rağmen babama son kez sarılamamış en sonda onun kolları arasında yere yığılmıştım. Yıllar sonra kolları arasında ilk ağlayışımdı. Babamın sarfettiği sözler hayatımın prangası olmuştu ve ben ilk olarak gözyaşlarımı silerek sarmıştım ruhumun prangalarını. Hayatın zevklerine tutsak olan ruhum Yağız Ömer ile kanat çırpmış ve onun yanında yine ilk kez ağlayarak babamın sözleriyle ruhumu sardığım prangalarımdan kurtulmuştum. Ruhum onunlayken huzur bulmuş , esaretten kurtulmuştu. Ondan her uzaklaştığımda da babamın dönüşmemi beklediği Betül olmuştum. Evet. Ben Betül Gökçe BOZOĞAN Herkes o gün o mahkeme koridorunda son ağlayışımı görürken, onun kolları arasında yıllar sonra ilk kez akan gözyaşlarım onda son bulmamıştı. Tıpkı ruhum gibi.. Ama ruhumuda onunla beraber kaybedeceğimi nereden bilebilirdim ? Ben Betül Gökçe. Yeşil gözlü Baver Bozoğan'ın kendisininki ile aynı renk gözleri olan kızı Betül Gökçe Bozoğan. Ruhumu kaybedip adalet sarayı koridorlarının olacağıma şahit tutulduğu Betül'e dönüşmüştüm. Herkes aynıydı , babam bile. Ama bende bir yüreğimdeki sevdam bir de babamınki ile aynı olan yeşil gözlerim kalmıştı... 《♧》All Rights Reserved
1 part