-Geceyi gördün mü?
-Evet
Diyip sırıttım.
-Ne o, bakıyorum da çok sevinmişsin gibi
-Ateş, abi çok değişmiş ve ona bu haksızlığı yaptığıma inanamıyorum...
Biraz duraksadım ve ekledim
-Gözlerinde hala o korku var
Dedim ve gözlerimi kapattım, gözlerimi kapatır kapatmaz gözümün önünde belirdi. Ve o korku gözlerle bana olan bakışı görürken direk gözümü açtım.
Çünkü biliyordum o bakış benim yüzümden oluşan bir yara izi gibiydi.
- Eğer sen yapmasaydın o yapmak zorundaydı be oğlum
-Ateş, Bunu ona söyliyebilirdim o yapmadı diye... Aslında biliyor kendi yapmadığını ama kendini öyle bir kandırmış ki kendi yaptığını sanıyor bunu onun o ela gözlerinden anlayabiliyorum.
-Kendini suçlu hissetme. Bunu biliyodun, biliyorduk be oğlum! 4 sene... tam olayın üstünden 4 sene geçti ve sen, sen onun karşına çıkmaya karar verdin. Sen daima 4 sene boyunca onu gizliden gizliye takip ettin ve artık onun seni görmesini istedin neden abi, neden hem kendini hem onu bu yarar izi çukuruna sürüklüyorsun
Dedi Ateş hiddetli bir şekilde
-Dayanamıyorum Ateş, anla artık beni ben kendime bile hakim olamadığım o duygu içerisinde kayboluyorum
-Bak yapma sakın ona...
Dedi ve duraksadı Ateş çünkü ikimizde biliyorduk ki kendi oluşturduğum o berbat oyuna onu da dahil etmiştim. Ve artık o oyun onun için tam anlamıyla yara izine dönüşmüştü...