Kalbiniz kaç kez kırıldı? Şimdi oturun ve düşünün..sadece hatırlamaya çalışın size yapılanları , teşebbüsleri.. Buna uğraşıp başaramayanları... Sayamadınız değil mi? Tam aksi size merhem olan insanları düşünün şimdi de ; size güç veren, senin canın yanarken benimki de acıyor diyen insanları. Ben bu iki seçenek arasından sadece birine net cevap verebiliyorum. Hayatımın en zor anında kurtarıcım olan ,kırılmak şöyle dursun paramparça olmuş kalbimi iyileştirmek için çırpınan tek bir kişi geliyor aklıma. Ne kendi idealleri uğruna hayatımı camdan kafes içine almaya çalışan Annem ; Ne de ailemize yakışmaz diyerek hayatımı birlikte geçirmek istediğim insanı benden uzak tutmak için elinden ne gelirse yapan Babam.. Onun için tüm dünyayla karşı karşıya gelirim dediğim adam tarafından yüz üstü bırakıldığım gün , düştüğüm gün elimi tutmadan önce sen yaparsın , sen kalkarsın diyen o adamı hatırlıyorum ; Kocam , kızımın babası , 28 yıllık hayat arkadaşım. Bugün doğmuş canım benim. Ah-Bir şeyi daha hatırlıyorum.. Öğrendim. Ayağımı kaydıranın da o olduğunu..önce yaralayıp sonra kurtardığını." İnsanların şaşkın bakışları karşısında dimdik dururken bir nebze de olsa içimin soğuduğunu hissetmiştim. Tok topuk seslerim indiğim bir kaç merdivenle salonda yankılanırken elimdeki boşanma kağıdını adamın göğsüne çarpmıştım. İntikamın ilk öğünü bile nasıl da bu kadar lezzetli gelmişti!