Hata yapmak, insanoğlu'nun varoluşundan beri olan bir durumdur.
Yalan söylemek, iftira atmak, dedikodu yapmak,bir kişiyi kandırmak,onun hisleriyle oynamak...Vb, Vb..
Benim ise, hem hislerim ile oynanmış hem'de yüzüme karşı defalarca yalanlar söylenilmişti.
Bu durumu biraz sadeleştirirsek, aslında 'Aldatmak.' adı altında'da incelenebilir, değil mi?.
Aldatan kişi; Karşısındaki kişinin arkasından iş çevirerek,onun yerine başka birisini koyar, karşısındaki kişiyi yalanlara boğar ve daha sonra, karşısındaki kişi kendisine yalanlar söylendiğini ve kandırıldığını anlayıp aydınlanınca,aldatan kişi kaçacak delik arar...
Aldatmak kelimesine,uzaktan'da baksak, yakından'da baksak bu durum değişmez. Hepimiz şu âna kadar hemfikirizdir umarım.
Peki etrafımızdaki herkes,hatta biz bile bu durumu en az bir kere bile olsun yapmadık mı?.
Benim şu anda anlatmak istediğim şey, 'Aldatmak.' isimli o lanet kelimeyi afilli cümleler ile masumlaştırmak kesinlikle değil!. Öncelikle bu konuda'da hemfikir olalım.
Aslında şu anda tam olarak anlatmak istediğim şey yeryüzündeki 'İnsan.' olarak adlandırılan canlıların birbirlerini bir ilişki dahilinde olmasa bile aldatması..
Holdans, en yakın zamanda 1. Bölümden başlanarak düzenlenecektir! Yazım yanlışları, mantık hataları, vb, vb!!!
"Küle sevdalı sigaranın, vücudunda yanan tutkusunun adı..."
Bira içmek gibiydi onun dudaklarını tatmak. Dokunduğun an zihnin uyuşuyor bedenin bağımlıya dönüşüyor.
Efes Ferzâh...
On dokuzuncu yaşımı alkolüyle kutlayan adam.
Bana bağımlı olduğunu söyleyen benden yaşça büyük yabancım.
Ve yaş takıntısı olan ancak bu yaşına kadar hiç flörtü olmayan masum, gencecik bir kız.
Adam adını kurucusu olduğu fabrikadan almış, kırmızı bira kutusundan aşkını alkole sızdırmış, yaşı yaşına uymayan küçük kıvılcımı yüreğine aksettirmişti.
Alkolün adı 'Bira.'
Aitlik ekine yapışmış bir isim;
Bira'M...
Ve isimden türeyen kızın adı;
Bir'ADA'm...
Bir adam, asla ama asla yasak olanı tadamayacaktı...
Kadının ise küllüğü olacaktı...
.
~Hikâyede yaş farkı vardır.~
.