Hata yapmak, insanoğlu'nun varoluşundan beri olan bir durumdur.
Yalan söylemek, iftira atmak, dedikodu yapmak,bir kişiyi kandırmak,onun hisleriyle oynamak...Vb, Vb..
Benim ise, hem hislerim ile oynanmış hem'de yüzüme karşı defalarca yalanlar söylenilmişti.
Bu durumu biraz sadeleştirirsek, aslında 'Aldatmak.' adı altında'da incelenebilir, değil mi?.
Aldatan kişi; Karşısındaki kişinin arkasından iş çevirerek,onun yerine başka birisini koyar, karşısındaki kişiyi yalanlara boğar ve daha sonra, karşısındaki kişi kendisine yalanlar söylendiğini ve kandırıldığını anlayıp aydınlanınca,aldatan kişi kaçacak delik arar...
Aldatmak kelimesine,uzaktan'da baksak, yakından'da baksak bu durum değişmez. Hepimiz şu âna kadar hemfikirizdir umarım.
Peki etrafımızdaki herkes,hatta biz bile bu durumu en az bir kere bile olsun yapmadık mı?.
Benim şu anda anlatmak istediğim şey, 'Aldatmak.' isimli o lanet kelimeyi afilli cümleler ile masumlaştırmak kesinlikle değil!. Öncelikle bu konuda'da hemfikir olalım.
Aslında şu anda tam olarak anlatmak istediğim şey yeryüzündeki 'İnsan.' olarak adlandırılan canlıların birbirlerini bir ilişki dahilinde olmasa bile aldatması..
Holdans, en yakın zamanda 1. Bölümden başlanarak düzenlenecektir! Yazım yanlışları, mantık hataları, vb, vb!!!
Hayat hiç bir zaman adil olmamıştı. Bazı insanlar vardı, kendi yağında kavrulan elinde ki ile yetinebilen. Bazı insanlar vardı elindekinin değerini bilmeyen hep daha fazlasını isteyen.
İşte Korel ve Yusuf'un hikayesi böyle başladı. Elindekilerle yetinmeyi bilmeyen bir ailenin enkazı altında tanıştı bu iki genç. Kaderin bir cilvesi mi denilir bilinmez ama geçmişin tozlu sayfalarından geleceğe taşınan hayatlar bir kez daha tutundu birbirine!
Ne Korel istedi geçmişi hatırlamayı ne Yusuf istedi geleceği kanlı geçmişle boyamayı ama kader bir kez daha onları geçmişin kanlı hatıraları ile yıkadı. Genç kız durmadı, pes etmedi. Kapalı kapılar ardında duran geçmişi eşeledikçe eşeledi. Korel tüm sır perdelerini birbir aralarken ardında duran gerçeğin sadece kendini dipsiz kuyulara atmayacağını çok geç anladı. Kendiyle birlikte Yusuf'u da yaktı, yıktı!
İşte her şey doyumsuz bir adam ile başladı!