Güçlü bir kız,FBI ajanı,akıllı,zeki,hırslı,azimli,intikam almayı seven ve çok güzel bir kız. Saye Kaplan.Babası tarafından en güçlü şartlarda yetiştirilmiş ve babası sayesinde ülkenin en güçlü FBI ajanı olmuştur.Babası eski savcıdır,ve vefat etmiştir.Ama Hücre babasının öldüğüne değil öldürüldüğüne inanıyordur.Geçmişiyle ilgili gün yüzüne çıkmamış bilmediği sırlar vardır. Motorlara aşık bir kızdır.Bir mafya yeraltının en güçlü mafyası küçük yaşta gözlerinin önünde ailesi öldürülmüştür.Geçmişinde yaşadığı olaylar yüzünden mafya olmuştur.Kimsenin onun geçtiği yoldan geçemediği,karşısına çıkmaya cesaret edemediği,konuştuğunda tir tir titreten bir adam. Araf Sancaktar.İkilinin bir araya gelmesi ülkede çok sayıda işlenen cinayetler,uyuşturucu satışı çoğalması ve bilmedikleri sırları aracılığıyla olmuştur.En büyük düşmanları olan Şahin Mertoğlu,güçlü,katil,gaddar,acımasızdır. Saye ile ilgili çok şey biliyordur. Ve en güzel masal bile mutlu sonla değil,gerçeklerle biter...
"Ben o gece sabaha kadar güneşin doğmasını değil,senin gelmeni bekledim,Savcının kızı!" yutkunarak baktım o mahrum kaldığım gözlerine.O sırf bir saniye bile olsa görmek için canımı verebileceğim kara gözlerine. Araf hafif dolmuş gözlerini yan tarafa çevirerek beni yerle bir eden o cümleyi kullandı.
"O güneş bile doğdu,ama sen yine gelmedin Savcının kızı.Gelmedin!"
Geldim sevgilim! Sen beni görmedin,göremedin.Ben sana gelmek için ne yolları umursamadım.Ama sensizliğe dayanamazdım.Yanında olamadım ama nefes alıyorsun diye bu cehennemde kalmaya devam ettim.Sadece sen nefes al yeter ki,istersen benden nefret et işlemez bana.Senin beni sevmediğini söylediğin gün ruhum çoktan azrail tarafından alınmış havada süzülüyordu...Ve beni tutacak hiç kimse yoktu...🫀