Daha fazla bu sessizliğe dayanamayıp deltanın yanına doğru yüzdüğünde aralarındaki mesafeyi en aza indirip tam karşısında durdu. Ayaklarını gölün zeminine bastırdığında aralarındaki boy farkı yüzünden başını yukarı kaldırdı. Delta ise ona yukarıdan bakıyordu. Rue içindeki arsız Omegayı dinleyip daha da yaklaştı deltaya. Vücutları birbirine değinceye kadar yaklaştı. Deltanın nefesinin yüzüne vurduğunu hissediyordu. Biliyordu ki kendinin nefesleri de deltanın yüzüne vuruyordu. Bunu bilmenin verdiği his Omegayı daha da arsız olmaya itiyordu. Dur durak bildiği yoktu içindeki kurdun. Tam da şuan çok gerekliymiş gibi feromon yaymaya başladığında gözleri tamamen deltanın üstündeydi. İçindeki Omega, deltaya tek hareketi ile neler yapabileceğini görmek istiyordu. Çok geçmeden aradığı cevabı almıştı. Delta anında uyanmış ve sindiği yerden çıkmıştı. Gözleri çoktan kırmızıya dönen kurt ellerini Omega'nın iki yanına koydu. Yeterince yakın değillermiş gibi bedenini daha da kendine bastırdığında içindeki delta daha da çıldırdı. Meleksi güzellikteki Omegasından gelen aynı güzellikteki feromonlar işleri daha da zorlaştırıyordu. Şu saatten sonra kurduna nasıl hakim olacağını bilmiyordu. Tek yapabildiği gözünü bile ayırmadan kendisine bakan Omegasına bakmaktı.