Kadının ona doğru bir adım attığını gördü ama kıpırdayamadı, ayakları onu taşımaktan aciz birer pelteye dönüşmüşlerdi. Nefesini vermesi gerektiği bile aklına yeni gelirken kadının paniği dikkatini çekti. "Sana anlatmam gerekenler-" Elini kaldırıp onu durdurmak geldi aklına. Ağlıyor mu? Hüma'nın tir tir titrediğini gördü. Kadın gür saçlarının bir kısmını geri atarken dudaklarının da seğirdiği ayrımına vardı. "Niye buradasın?" Söylemek istediği bu değildi. Hayır, gerçekten mutlu olduktan sonra aptallığıyla dalga geçen bu kadına ne diyebilirdi ki? Hüma bir adım atmaya niyetlenirken kendini arkadaki odanın kapısına yaslı halde buldu. Kollarını kavrayan sıcak avuçlar ve yaz mevsimine rağmen Taylan'dan gelen rahatlatıcı sıcaklık olması gereken yerdeymiş hissi uyandırıyordu. Olduğun ve kendi ellerinde yok ettiğin yer orası! dedi acımasız gerçekliği. O seni sardı ve sarmaladı, kendi kokusuna ve sıcaklığına bularken sen henüz kurumayan terinle kaçıp gittin onun yatağından! Tüm hayatı boyunca aldığı eğitimin her bir parçasına tutunması gerekliydi. Yine de göz pınarlarından firar eden birkaç damlaya mani olamadı. "Sana söylemem gerekti." İç çekmemek için kendini sıktı. "Yeğenine olanlarla alakam yok. Hiç olmadı." Sözlerinin ardından Taylan avuçlarını biraz daha bastırmıştı koluna, gıkını çıkarmadı. Ona çok acı verdiğini ve adamın hala acı çektiğini görüyordu. Ah, ikisinin de böyle hissedeceğini en başından bilse hiç bulaşır mıydı buna? "Çok değişmişsin." Kazara aldığı nefesle kalakaldı. "İhanete uğrayan herkes gibi." diye onayladı onu. ISIRIK SERİSİ IV. KİTABIDIR. ©Tüm hakları şahsıma aittir. İznim dahilinde olmaksızın alıntı yapılamaz. AHLAK VE DİN DERSLERİ VERMEYE KALKACAKLAR İÇİN SERİMİZ TEHLİKELİ VE YASAKTIR! 😉All Rights Reserved