BİR KİBRİT YAK
  • Reads 1,722,239
  • Votes 81,606
  • Parts 42
  • Reads 1,722,239
  • Votes 81,606
  • Parts 42
Complete, First published Sep 29, 2023
Mature
Not: Kitapta +18 unsurlar mevcuttur.. 
(Tamamlandı) 



........................................ ~ZS~.......................................


"Kına yakmak kendini adamaktır. Bir gelin ve damatlara yakarlar; kendilerini birbirlerine adasınlar diye. Bir de kurbanlıklara yakarlar; kendilerini Allah'a adasınlar diye. Bir de askerlere yakarlar; kendilerini vatana adasınlar diye."



Asena, babasının ısrarı ile gittiği yemin töreninde, kalabalığın içinde parlayan üniformalar arasında sadece bal gözleriyle baktığı askeri gördü. O an, etrafındaki her şey silinip gitti; zaman durdu ve kalbi hızla çarpmaya başladı. Aşık olduğu askerin, Binbaşı Özçelik olduğunu ve yeni rütbesi ile birlikte Gölge Timini'nin başına geçtiğini öğrenince, heyecanı bir kat daha arttı. Özçelik'in duruşundaki kararlılık ve cesaret, Asena'nın içini ısıtan bir ateş gibi yayıldı.

Her detayıyla etkileyici olan bu tören, Asena'nın ruhunda bir iz bıraktı. Gözleri, binlerce kişinin arasında sadece o askerde odaklandı; etrafındaki gürültü, kalabalık ve meraklı bakışlar yok oldu. İçindeki aşk, geleneklerin ötesinde bir bağlılık hissettiriyordu. Özçelik'in gözlerinde, savaşın, fedakarlığın ağır yükünü taşıyan bir derinlik vardı ama Asenayı asıl etkileyen o bal gözler arkasındaki kapalı kapılardı ; Asena, bu kapıları açmak ve onunla birlikte bu yolda yürümeyi istediğini fark etti.. 











..... 🇹🇷.... 

Al eline bir kibrit yak, sen sigara dumanını izle, ben seni."

"Sen al eline bir kibrit yak, imkansızlığımızın ateşini





................................... ~ZS~.................................



~BİR KİBRİT YAK adında wattpad de bulunan ilk ve tek kitaptır ~
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add BİR KİBRİT YAK to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
SÖNEN KİBRİTİN KÜLLERİ by zeynepsnmzsyy
5 parts Ongoing
Albay Özçelik'in ortanca çocuğu olan Devrim Özçelik, Millî İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) en parlak ajanlarından biriydi. Çocukluğundan bu yana bir ülkeyi benimsemişti: önce vatanını, sonra bayrağını ve nihayet sevdiklerini korumak için yaşıyordu. Onun için her şey bu temel üzerine inşa edilmişti. Hayatı boyunca bildiği şeyler sınırlıydı, ama netti: Koruma içgüdüsü. Sevdiğin insanları korursun, güvenmediklerinden korunursun ve sevdiğin insanlar tarafından korunmayı hak edersin. Ona göre hayat, matematik kadar basitti: İki artı iki dört ederdi. Ta ki... Hayatı, yeni kurulan teşkilat ekibiyle kesişen kadar. Bu ekibin bir parçası olmak, onun için sadece bir görev değil, bir dönüm noktasıydı. Bazılarını tanısa da yenileri ile tanışmak, bugüne kadar üzerine inşa ettiği doğrularını sorgulamasına neden oldu. Ve bu sorgulamalar, onu hiç beklemediği bir gerçekle yüzleştirdi: Sevmenin, korumaktan çok daha fazlasını olduğu. Bu gerçeği ona öğreten, derin yaralarını saklamaya çalışan bir kadındı. Kadının bakışları, içindeki fırtınaları ve geçmişin izlerini yansıtıyordu. Devrim, o kadını sevdi; geçmişin tüm yüküne rağmen hem de . Ve kadın da onu sevdi; onun sert kabuğunun altındaki o sessiz, koruyucu ruhu bilerek. Hayat, onları birbirine bağlayan bir kader ipi gibi kırmızı bir bağla düğümlendi. Onlar bu ipi çözmeye, özgürleşmeye çalıştıkça, ip daha da kördüğüm oldu. Kördüğümü çözmek için çabalamak yerine artık yapılacak tek bir şey kalmıştı: İpe sıkı sıkıya tutunmak ve birbirine bağlanmak. Çünkü bu bağ, sadece geçmişin yaralarını değil, geleceğin umutlarını da taşıyordu. Devrim Özçelik artık sadece korumak için yaşamıyordu. Şimdi, sevmek ve sevilmek için de mücadele edecekti..
KAYIP ELMAS (1. Zaman Yolcusu) by feza_Bellatrix
4 parts Ongoing
Biz... bize ait olanı almaya geldik." dedi lider olan. Sesi insan sesi gibi değil, birileri tarafından yönetilen tuhaf bir yaratık gibi çıkıyordu. "Burada size ait olan hiçbir şey yok." Dedi Kelimelerini özenle seçen prens "ve hiçbir şey öldürdüğünüz şövalyeleri geri getirmeyecek. Yaptıklarınızın bedelini ödemelisiniz." Kararlı sesi, dik duruşu kan donduracak denliydi. "Var, bize ait olan bizimdir!" dedi korkunç yaratık bana doğru bir adım atarken. "Şövalyelerinizi uyardık, kraliçeniz hepimizi öldürmeleri emrini verdiler. Bizimle baş edemeyecek kadar küçük şövalyelerinizin bedelini kraliçeniz ödemeli." dedi öfke ile. Duyduklarım karşısında annemin tekrarlanan acımasızlığına bakarken, babasının kanlar içindeki bedeni başında beklemeye devam eden küçük kız ayağa kalkıp, cesursa yaratıkların karşısında durdu. Ardından bana yaklaşıp, hıçkırıklarına engel olmaya çalıştı. "Yalan söylüyorlar!" dedi yaşından büyük çıkan öfkesi ile. "Herkes anneniz'in saldırın emrini dinledi, babam ise kan çıkmasın kılıçları indirin emrini verdi. Bu yaratıklara karışmadı ama şurada ki yaratık anlaşmayı bozdu ve onları dinleyen babamı acımasızca gözlerimin önünde katletti. "dedi biraz uzağımdaki tuhaf sesler çıkaran yaratığı göstererek, on yaşında küçük bir kızı bu denli felakete sürükleyen, tuhaf yaratık küçümseyerek bakarken; öfkeden delirmek üzereydim. Madem savaşçı olmak istiyordum o halde kanatıldığım kadar kanatmayı da bilmeliydim. Coğrafya insanın kaderidir derler. Öylemidir ki? Doğduğumuz asrı, mekânı ve olmamız istenen kişiliği biz seçemeyiz. Ancak önümüzde ki kararlar bizim gücümüz ve tercihimiz ile şekillenir. Asırlar öncesi kraliyetlerin, kralların, prenseslerinin dönemi. Asırlar sonrası yeni bir yüzyıl. "Zamanı geldi, hazırlanın yeni bir yolculuk başlıyor. Zorlu ve uğraştırıcı..." #
GÖRÜCÜ USULÜ |+18  by Saydamm_88
65 parts Complete Mature
Barlas "Eve gidince bana yaparsın dansını Güzelim hadi biz gidelim" dedi "Çok fırsatçısınız beyefendi ama ben evliyim kocam bu dediğinizi duysa sizin gelmişinizi geçmişinizi sike-" elini ağzıma kapayıp beni kucağına aldı "Sus yavrum" "Biz Gidiyoruz" diyerek masadan kalktığında Efe Atıfın kucağına kafasını koymuş dizini döve döve gülme krizine girmişti. Komik olan neydi? "Ya gülmesenize... adam burada beni kaçırıyor görmüyor musunuz?" Betül kırdayarak "Aynen Hüma Barlas seni kaçırıyor" dedi Yavuzda gülerek kafasını salladı "Neyse. Hadi Barlas siz gidin hesabı biz öderiz" Barlas çantamı ve ceketini alınca masadan uzaklaştık, Mekan dan Barlasın kucağında çıkarken bir yandan da çırpınıyordum. "Ya bırak beni gelmiycem seninle... evliyim ben evli" dedim parmağımdaki yüzüğü gözüne sokarak. Barlas gülmesini durduramazken valenin arabayı getirmesini bekliyorduk "Biliyorum" dedi gözlerime bakarak Yarı baygın olan bakışlarımı yüzünde gezdirerek "yaa nerden Biliyorsun?" Dedim. Yüzünü yüzüme yaklaştırdı "Çünkü benimle evlisin" ........ Tamamen eğlence amaçlı öylesine yazılmış bir kitaptır bir mantık beklemeyin. Aklıma gelen bu kurguyu hikayeleştirmek istedim sadece. Beğenen okur beğenmeyen gider. Kitaptaki şahıslar ve olaylar tamamen benim hayal ürünümdür gerçeklikle alakası yoktur. En ufak bir çalıntıda yasal işlem başlatılacaktır. Not: bazı kelimeler bilerek yanlış yazılmıştır. Hemen yargı moduna geçmeyin. Yetişkin içeriktir +18 sahneler vardır. Başlangıç tarihi:04.09.2022 Bitiş tarihi:28.05.2023 🏷Etiketler 1-askerkurgusu 1-karargah 1-karabayır 1-buluşma 1-İntikam 1-aşk 1-Tim 1-keşfet
COHEN (Kıyamet Serisi 1. Kitap) by Geranium26
79 parts Complete Mature
Bazıları kim olduğumu gerçekten bildiğini düşünüyor olabilir. Ancak ben gerçekte tek bir şeydim. Bir canavar! Neredeyse dayanılması imkânsız eğilimleri olan bir şeytanla aynı zihni, aynı karanlık ruhu taşıyordum ve bu her şeyden çok arafta kalmak gibiydi. Tek bildiğim şey bu durumdan ölesiye nefret ettiğimdi. O karşılaması zor dürtüleri gidermek; her geçen gün ruhumdan ve insanlığımdan bir parça daha götürürken, beni hayatta tutan nedenlerime odaklanmak zordu. Ancak onun da bir parçası ben olmayacaksam, bu onu nereye götürürdü? Karanlığını yaymak onun için ne kadar kolay olurdu? Nasıl bir şey olabileceğine dair hiçbir fikriniz yok. En karanlık gecelerde bile günün doğacağının bir vaadi vardır değil mi? Çünkü ne olursa olsun Tanrı ışığını herkesin görebileceği şekilde tüm evrene yayıyordu... Peki ya şeytan tepenizde durup gölgesini üzerinize düşürüyorsa da onu göremiyorsanız? Peki ya bize anlatılan o erkek egemen hikâyelerin çoğu yanlışsa da karanlığın bile kulağına fısıldayan ve onu yönlendiren bir güç varsa? Bir kadın? Bu yüzden gerçek hikâyeyi duyana kadar bir önyargıya varmamanız neredeyse imkânsız. Ancak o gerçekleri öğrendiğinizde, işte o zaman umuyorum ki beni anlayacaksınız. Ben Cohen Webstbrook. Ve nihayet, işte bu benim hikâyem... İşte bu benim; şehvet, kan, aşk ve adalet hikâyem.
ESİR by gizzemasllan
69 parts Complete Mature
"Öldürün o zaman." Duyduğum sert ve soğuk sesle irkildim. Sanki normal bir şeymiş söylüyormuş gibi bir çırpıda söylemişti. Bunların bana yardım etmelerini beklerken daha tehlikeli çıkmışlardı. Ölüm emri verilen adama bakıp vicdanımın sesine engel olarak usulca geldiğim yoldan geri döndüm. Yanlarından birkaç metre uzaklaşmışken bir silah sesi duydum. Bağırmamak için kendimi tutarak korku dolu gözlerimi adamlara çevirdim. Az önce ölüm emri verilen adam başından akan kanla yerde cansız bir şekilde yatıyordu. Diğerleri de başında hâlâ bir şeyler konuşmaya devam ediyorlardı. Yerdeki ölü adama bakıp kaldım. Hiç acımadan, bir saniye bile düşünmeden öldürmüşlerdi adamı. "Sen de kimsin?" Birinin beni fark etmesiyle hepsi bir anda bana döndü ama ben sadece az önce ölüm emrini veren adamın soğuk gözlerine baktım. "Ben şey..." Sustum. Söyleyecek bir şey bulamadım. Karanlıktan dolayı yüzlerini net olarak göremedim. "Sen ne?" dedi, bana doğru bir adım attı. Eş zamanlı olarak geri gittim. Bir saniye olsun bakışlarını benden çekmezken yutkundum. "Ben hiçbir şey görmedim." Tek kaşı kalktı. "Bizi mi izliyordun?" Korkuyla birkaç adım daha geri gittim. "Öyle bir amacım yoktu." Yine bana doğru bir adım attı. Korkudan tüm bedenim titremeye başladı. "Ne amacın vardı?" Cevap vermek istedim ama söyleyecek bir şey bulamadım. Tek istediğim şey şu an buradan kaçıp gitmek. Gözlerim adamın elindeki silaha kaydı. Bu daha çok korkmama neden olurken daha fazla durmanın bana bir faydası olmayacağına kanaat getirdim ve koşarak yanlarından uzaklaştım. "Yakalayın şunu!" Arkamdan bağırdı. Bunu duymak daha hırslı bir şekilde koşmama neden oldu. Resmen başımdaki bela birken iki olmuştu. Koskoca ormanda bir mafyadan kaçarken bir başkasının kucağına düşmüştüm.
You may also like
Slide 1 of 20
GÖKKUŞAĞI cover
Trabzon'a Gelin  cover
YABANİ  cover
SÜRELERİN FAZİLETİ VE DELİLLERİ(Tamamlandı) cover
Süveyda (+18) cover
SÖNEN KİBRİTİN KÜLLERİ cover
ZORA SARILDIK/TAMAMLANDI cover
KIRMIZI ŞARAP🍷 cover
STAJYER cover
İntikam Bedelleri (Askeri Kurgu +18) cover
NEFES (+18) cover
KAYIP ELMAS (1. Zaman Yolcusu) cover
KİTAP ÖNERİLERİ cover
SİYAH KELEBEK  cover
GÖRÜCÜ USULÜ |+18  cover
ABİLERİM cover
COHEN (Kıyamet Serisi 1. Kitap) cover
EKSTREM cover
ESİR cover
CENNET KENT +18 cover

GÖKKUŞAĞI

35 parts Complete Mature

Alkım, kardeşini şüpheli bir araba kazasında kaybetmiştir ve bunun bir kaza olmadığına, cinayet olduğuna emindir. Kardeşinin ölümünün ardından tek gayesi onun canına kıyan insanları bulup hak ettikleri yere göndermektir. Bunun için de kaza günü kardeşinin yanındaki kişiye, Hira'ya ihtiyacı vardır. Alkım, yılların getirdiği acıyla beraber ilk karşılaşmalarından itibaren Hira'dan nefret etmektedir. Çünkü onun her şeyi bilmesine rağmen susan biri olduğunu ve kardeşinin katillerinin dışarıda gezmesine göz yumduğunu düşünmektedir. Ancak Alkım'ın bilmediği bir şey vardır. Hira, yıllar önce gerçekleşen kaza ve Alkım'ın kardeşi hakkında hiçbir şeyi hatırlamamaktadır.