Özlem Prangası
  • Reads 29
  • Votes 1
  • Parts 1
  • Reads 29
  • Votes 1
  • Parts 1
Ongoing, First published Oct 01, 2023
Hayatta herkese ve her şeye karşı bir yabancılığı olan bir kadın düşünün. Mutluluk duygusuna dahi özlemi olan, bir pranga misali kendisine bağlanmış o duygu; Özlem.
  Bir aileye, bir yuvaya, ufak bir tebessüm meydana getirecek minik bir iltifata dahi mahrum bırakılan bir Kadın. Bir kadın demek yanlış olur. Ela. Adını gözlerinden alan Ela. Bir gece yarısı terk edilen Ela. Çocukluğunda, ergenliğinde, şimdi ise gençliğinde yalnızlığa mahrum bırakılan Ela.
  Belki, içinde bir ukde olarak kalan yuva özlemini okuldan, kaldığı yurda giderken otobüste astım krizine giren yeşil gözlü bir yabancı tarafından giderebilir.
  Hayatınızı monotonluktan kurtaracak kişiyle nasıl veya ne zaman karşılaşacağınızı bilemezsiniz. Belki bir otobüs durağı belki bir astım krizidir aranıza bağlanacak düğümlerin önsözü.

 Bizim kitabımızın önsözü ise bu şekildeydi dostlar. O halde yeni bölümlerde kavuşmak dileğiyle. Sizi siz olduğunuz için seven ve hayatınıza bir boya paleti gibi renk katacak insanlarla karşılaşmanız dileğiyle. Tatlış ve mutlu kalın. O halde Görüşürüüz :)
All Rights Reserved
Sign up to add Özlem Prangası to your library and receive updates
or
#254mimar
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
34 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
DİLVAN (Kitap oluyor)  cover
Kara Gül  cover
İMDADIM cover
AMARİS cover
SARRAF cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
GECENİN İZİ cover
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı cover
PİNHAN MAHALLESİ  cover

DİLVAN (Kitap oluyor)

58 parts Complete

Tek davası okumak olan Avin Mirşad. Bin derdin dermanı olan Maran Mirşad. "Mardin şahidim Maran yüreğimin güneşisin. Dışımı aydınlatırken yüreğimi yakansın." Hayatın acımasız döngüsü içerisinde birbirlerine denk gelen iki insan. "Mezopotamya şahidim Avin. Hem gecem hem gündüzümsün. Sen benim gökyüzümsün." Herkesin bir yarası var. Güneş kadar yakıcı, gece kadar karanlık.