EKİP
Tenimi okşar gibi esen imbat rüzgârının serinliği,
gecenin ayazına dönmüş, biz insancıklara işkence ediyordu
sanki. Benim için bu güzel şehirde yaşamanın avantajlarından
birisi de deniz kokusuydu. Denizin bağrından kopup
burun deliklerimizden geçerek akciğerlerimize giren, oradan
da bütün vücudumuza yayılan bu enfes koku insanı
alıp götürüyor, ayazı unutturuyordu. Martıların kanat çırpışlarıyla
senkronize bir seremoni oluşturan dalgalar, kulağımıza
eşsiz melodiler bırakıyordu. Az önce başımıza gelip
doğu aksanıyla konuşarak siparişlerimizi alan kara kuru,
yağız delikanlı garson, tepsisindeki üç bardak sıcak çayı
masamıza bırakmıştı. Daha fazla üşümenin bir anlamı yoktu.
Üçümüzün aynı anda başladığı çay karıştırma faslını, ilk
önce ben bitirdim ve bardağı dudaklarıma götürdüm. İlk
yudum içimin ısınmasına yeterli olmadı ve bardağı elimden
bırakmadan bir yudum daha gönderdim mideme. Ardım
sıra Mine de elindeki bardaktan büyük bir yudum çekip içinin
ısınmasını, çayın sıcaklığının damarlarında dolaşmasını
dinledi bir süre.
Hayatını kızına adamış başarılı iş kadını avukat
Zeynep Alaca
Ah ya da Zeynep Kandemir.
Kızıyla birlikte sürdüğü mutlu hayatından memnundu. Ta ki gerçek annesiyle babası onun iş yerine gelip gerçekleri söylediği ana kadar.
Peki ya Zeynep ne yapacak? Gerçek ailesinin yanına dönecekmi? Karşısına yeni çıkan zorlukları def ede bilecek mi?
Ve bu sürelerde kızının babası, eskiden çok seviği erkek arkadaşının geri döndüğünü öğrenir. Ama sorun şu ki eski sevgilisinin bir kızı olmasından haberi yok.
Peki ya daha sonra olacak?
Öğrenmek için hikayemi okumanızı tavsiye ederim.
Aşiret, çocuklu, avukat, iş, abilerim mi, karışan bebekler, gerçek ailem konulu.
❗❗Kitabımın tüm hakları bana aittir❗❗