Gymnopédie
  • Reads 1,999
  • Votes 220
  • Parts 4
  • Reads 1,999
  • Votes 220
  • Parts 4
Ongoing, First published Mar 21, 2015
"Kırmızı Başlıklı Kız, güneşli ve güzel bir günde, büyük ve karanlık ormanın diğer tarafında yaşayan çok sevdiği büyükannesine bir sepet dolusu yiyecek götürmeye karar verdi..."
Bu hikayeyi mutlaka yıllar önce küçük bir çocukken dinledin. Ama eminim değişik şeklini dinlemişsindir. Hikaye mutlu sonla biter. Ama asıl hikayede sonuç, çok daha farklı ve karanlıktır. Bundan sonraki birkaç hafta boyunca bu dediğimi unutmazsan akıllılık etmiş olursun.
Sen beni tanımıyor olabilirsin ama ben seni gayet iyi tanıyorum. Sen teksin ve o çocuk masalındaki küçük kız gibi, sen de ölmek üzere seçildin."

Larry Stylinson
Kızıl 1-2-3 kitabından esinlenmiştir.
All Rights Reserved
Sign up to add Gymnopédie to your library and receive updates
or
#78stylinson
Content Guidelines
You may also like
You may also like
Slide 1 of 10
Ankara Rüzgarı / Barış Alper Yılmaz cover
fein | taekook cover
YENİDEN & 𝕋𝕖𝕜𝕣𝕒𝕣 𝔼𝕥 cover
single | tk cover
Seen | Eren Elmalı  cover
Pera'da Gece Yarısı cover
lifetime, taekook cover
Ihlamur Çiçeği | Eren Elmalı cover
Çift Çizgi | BAY cover
MinMer: Kameralar kapanınca cover

Ankara Rüzgarı / Barış Alper Yılmaz

24 parts Ongoing

"Gökalp... bizim oğlumuz. Sen onun öz babasısın." Barış'ın gözleri bir anda irileşti, sanki zaman donmuş, dünya sessizliğe gömülmüştü. İçine bir şey çarpmış gibi oldu, ne bir ses, ne bir hareket... sadece bir ağırlık. Göğsüne saplanan görünmez bir sancı gibi. Kalbi, aniden ritmini şaşırdı; ne hızlandı ne durdu, sadece derin bir sessizlikle yankılandı içindeki boşlukta. Ama artık başka bir şeydi o. Artık sadece bir çocuk değil... Barış'ın kanından, canından bir parça... içini paramparça eden o açıklamanın tam merkezindeydi. Gözleri doldu. Yanaklarına inmeyen, ama gözbebeklerinin içinde büyüyen o doluluk... yılların eksikliği, farkında olmadan duyduğu özlemin ağırlığıydı. "Benim..." dedi Barış, sesi titrek ve neredeyse duyulmazdı. Dudakları zorla oynadı, kelimeleri dışarı çıkarmak isterken titredi. "...oğlum mu?"