Kimine kurtuluştur ölüm. Yaşadığı eziyetten ve insanlardan kurtuluştur. Eziyet gelir çünkü ona. Acı verir, aldığı her nefes onun aleyhinedir.
Ölüm kaçıştır, geride ne bıraktığını, kimi bıraktığını düşünmeden usul usul ve bir anda kaçıştır.
Bencilliktir ölüm, arkada bıraktığına nasıl bir acı yaşatacağını düşünmeden, sadece kurtulmak için kendi ızdıraplarından, geride kalanları değilde kendini düşünerek gidiştir...
Mezarlıklar... Herkes için birdenbire çok değerli olan tek yer. Son durak. Sizi omuzlarına aldıklarında tüm fedakarlıklarınızı, tüm acılarınızı belki de o zaman hatırlayacaklar. O da size değer verdilerse...
"Bir keresinde sormuştun ya 'Benim neyime aşık oldun' diye."
"Ben senin kahverengi olmasına rağmen gökyüzü gibi bakan gözlerine, canımı bile verebileceğim baharı getirebilecek gülüşüne, baharda açan çiçeklerden bile daha güzel kokan kokuna, dokunmaya kıyamadığım ellerine, sımsıcak sarılan kollarına ve en çokta kalbine aşık oldum ben seni herşeyinle çok sevdim ve herşeyden daha çok seveceğim."
"Seni çok özledim. Sesini, sarılışını, triplerini, kokunu, saçlarını, gülüşünü, düşüncelerimizi, yüzümü okşayışını, saçlarını okşamamı, eğlenmemizi, yaptığın şakaları, upuzun yazdığın mesajlarını..."
"Hatta öyle özledim ki göğüs kafesim dar geliyor kalbime.."