İptila ve Köpek
  • Reads 168
  • Votes 5
  • Parts 4
  • Reads 168
  • Votes 5
  • Parts 4
Complete, First published Mar 21, 2015
Yediveren Yayınları tarafından yakında yayımlanacak olan kitabın arka kapak yazısı:

"Olaylar gerçekleşirken oradaydım, bir figüran gibi, ben ruhumun yarım kalmış kısmını tamamlamaya çalışırken, yaşayan ve olayları yönlendiren diğer yanıma, sürekli lafımı geçirmeye, sözümü dinletmeye çalışsam da, hiçbirine mani olamadığım aşikar, ayaklarımın olmaması bunun sonuçlarından yalnızca biri…"
"Avucundaki silahı nihayet fark ettiğinde, bir polis aracı yaklaşıyordu. Polisleri görünce irkilmesinin gerçek nedeni, sokak kenarında sergilediği ve kendini yıllarca hapse sokacak o sahnesi değil, iki gece sonra işleyeceği cinayeti idi… evet, o silahla yakalansa, sorgusuz sualsiz yıllarca belki de ömrü boyunca hapis yatardı. Belki de hepsini birden düşünüyordu: doğduğu günden ölümüne kadar, bütün hayatı orada gibiydi işte, avuçlarının arasında, altıpatlar bir halde…"

İptila ve Köpek, çatışmaları anlatıyor: İnsanın insana ettiğini, babaları, oğulları, katilleri, vicdanın köpeklerini, aşkın iptilasını... "Benim ayaklarım yok" sözüyle başlıyor roman. Seksen ihtilalı yıllarında işlenen bir cinayet ile yirmi dört yıl sonra Ankara'nın göbeğinde işlenen bir aşk cinayetinin, yani katillerin hikayesi... Sarsıcı olduğu kadar yeni ve dokunaklı... Yeni bir yazardan psikolojik bir gerilim...
All Rights Reserved
Sign up to add İptila ve Köpek to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
33 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
AMED'İN MEZOPOTAMYASI  by mezopotamyali_yazar
54 parts Ongoing Mature
Evin ise yediği tokatın şiddetiyle yere düşmüştü. Dudağının kenarı yeni bir darbe alırkende Kazım Ağa saçlarından koparırcasına tutup Evin'i kaldırmıştı. Nefret dolu gözlerle de Evin'in gözlerinin içine bakmıştı. Evin onun düşmanıymışcasına ... Ki Evin, Kazım Ağa'nın düşmanı olmuştu da . Amcaoğlu Armanç kızı Berze'yi kaçırdığı için . Bu da ister istemez Kazım Ağa'nın dahada çok öfkelenmesine neden oluyordu. Evin'e ise bedel ödemek düşüyordu ... Kazım Ağa karşısında olan genç kızın yeğeni olduğunu unutarak ona düşman gözüyle bakıyordu. Saçlarından sürükleye sürükleye ... Evin ise daha fazla dayanamayıp küçük bir kız çocuğu misali sesli bir şekilde ağlamaya başlamıştı . Babası ve abisi saçlarını okşamaya bile kıyamazdı . Peki ya karşısındaki adam ??? O işte tam tersiydi ... Öz be öz dayısı olan Kazım Ağa hiç acımadan Amed sokaklarında saçlarından sürüklüyordu . Zagros konağına götürmek için... Evin'in , Zagros konağına gitmemek için yere düşüp yaralanmalarını umursamadan . Zagros konağının önüne gelmeleriylede Kazım Ağa , Evin'i bir paçavra misali avluya atmıştı. Evin'in bedeni soğuk zeminle buluşurkende yüzüne daha fazla darbe almamak için avuç içlerinden güç almıştı. Gözlerine iki çift siyah kunduranın belirmesiylede Evin yavaşça başını kaldırmıştı . Gördüğü iki çift gözlede utançla başını eğmişti . Amed Zagros... Kazım Ağa onu Amed'in ayaklarının önüne atmıştı. "" Armanç iti Berze'yi kaçırmış !!!"" Dedi Kazım Ağa . "" Berze'ye karşılık Evin !!!"" Dedi nefretle . KİTAP YAYINLAMA=21 TEMMUZ 2023 WATTPAD PLATFORMUNDA YAZILAN AMED'İN MEZOPOTAMYASI ADLI İLK VE TEK KİTAP!!!
You may also like
Slide 1 of 9
DİLVAN (Kitap oluyor)  cover
Bal |texting cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
Kocamın Patronu (Tamamlandı) cover
BUZ DAĞI (Gay) cover
GECENİN İZİ cover
Kara Gül  cover
Deli Ağa'nın Gelini (Bxİ)  cover
AMED'İN MEZOPOTAMYASI  cover

DİLVAN (Kitap oluyor)

58 parts Complete

Tek davası okumak olan Avin Mirşad. Bin derdin dermanı olan Maran Mirşad. "Mardin şahidim Maran yüreğimin güneşisin. Dışımı aydınlatırken yüreğimi yakansın." Hayatın acımasız döngüsü içerisinde birbirlerine denk gelen iki insan. "Mezopotamya şahidim Avin. Hem gecem hem gündüzümsün. Sen benim gökyüzümsün." Herkesin bir yarası var. Güneş kadar yakıcı, gece kadar karanlık.