Gerçek mi? (+18)
  • Reads 10
  • Votes 3
  • Parts 2
  • Reads 10
  • Votes 3
  • Parts 2
Ongoing, First published Oct 30, 2023
Mature
Gözlerimi açmaya çalışıyordum ama göz kapaklarım kalkmıyordu.Sesler duyuyordum ama tam algılayamıyordum.Yavaş yavaş gözlerimi açtım ve karşımda beni kaçıran siyah gözlü adam yoktu.Başka bir adam sırtını bana dönmüş ve pencereden dışarıya bakıyordu. Benim uyandığımı bilmiyordu.Yavaşça süzdüm onu.

Baştan aşağıya simsiyah giyinmişti.Saçları da bir o kadar siyahtı.Yüzünü göremiyordum ama sırtı epey kaslı birşeye benziyordu.Giydiği siyah ayakkabının rengi 'ben buradayım' dercesine kendini belli ediyordu.

Yataktan kalkmak için hamle yapacağım sırada inledim.Elim çok ağrımıştı.Elime kelepçe bağlamıştı hayvan herif! İnlememi duyar duymaz yavaşça arkasını döndü ve o ela gözleriyle dikkatli bir şekilde süzdü beni.

Bende aynı şekilde onun yüzünü inceledim.Ela gözleri yüzündeki en dikkat çeken yeriydi.Kaşları bir o kadar özenli gözüküyordu.Galiba kaşını aldırıyordu çünkü böyle düzenli bir şekilde görünmesi imkansız!Dudakları ne çok fazlaydı ve çok azdı.Tam yüzü ile orantılıydı. Dudaklarında fazla kaldığımı hissederek boğazımı temizleyerek gözümü gözlerine çevirdim.

Ela gözler beni merceği altına almıştı bile.Gözlerim gözlerine tutundu.Yüzümü buruşturarak:

"Kimsin sen?" dedim

"Kimim ben?"

"Bende onu soruyorum ya kimsin ve ben neden burdayım!"dedim sesimi yükselterek.

"Sesinin ayarına dikkat et yükselmesin o ses"dedi sakin bir biçimde.

Yüzümü buruşturarak"Sanane ister ederim ister etmem bana sorumun cevabını ver!"dedim bağırarak
All Rights Reserved
Sign up to add Gerçek mi? (+18) to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
GÜNEŞİN ÇOCUKLARI 🌞🌞🌞 by RapunzelSeviyor
23 parts Ongoing
"Bana ocüymüş gibi bakmayı kes. İnsanım." Derin bir nefes aldıktan sonra dolunaya baktım. Bu gece beni aydınlatmak ona düşmüştü. "Ayrıca göbeğin sana pek yardımcı olmuyor. O ağaç senden birkaç beden daha küçük." Beklediğim gibi birkaç homurtu duyduğumda ağacın arkasına saklanan genç çocuk kendini açık etti. Titreyen bedenini gördüğümde sıkkın bir nefes bıraktım. "Şu gözlerini çek üzerimden velet."dişlerimi sıkarak söylediklerim onu daha da korkutmuş gibi titremesi arttığında kendimden bir kez daha iğrendim. Üzerimde üniformam ile birçok çocuğun hayalini süslerken başka bir çocuğu benliğimle korkutuyordum. "Korkacak bir şey yok. Bir tanıdık." Kaşlarımla arkamdaki mezarı işaret ettiğimde çocuk kalkan kaşları ile bana sanki bir hayaletmişim gibi bakmaya devam etti. "Ne var ulan?! Babamızın mezarına ziyarete geldik işte! Niye mezardaki benmişimde dirilmişim gibi bakıyorsun?" Sağ elinin işaret parmağı titrek bir şekilde havalanıp arkamdaki açık mezarı işaret ettiğinde "Babanın mezarını mı kazdın yani?"diye sordu. Sanki çok normal bir şeymiş gibi sakince omuzlarımı silktim. "Senin mezarını mı kazmalıydım?" "Hayır tabiki de!"diye cırladığında diğer eliyle hızlıca ağzına kapattı. "Abla Allah'ını kitabını seversen senin akşam akşam başka işin yok muydu ya?!" "Niye lan? Bu akşam müsait değil miydi?"
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
55 parts Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
You may also like
Slide 1 of 10
GÜNEŞİN ÇOCUKLARI 🌞🌞🌞 cover
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
Asena ✯{gerçek ailem}✯ cover
Köpek cover
Aşiretmiş ( Gerçek ailem) cover
Kelebeğin Ömrü Kısalıyor (Düzenlenecek) cover
TERAZİ  (Tamamlandı) cover
MAHKUM cover
Cehenneminden Alacaklıyım +18 cover
ÖLÜLER ŞARAP KOKAR cover

GÜNEŞİN ÇOCUKLARI 🌞🌞🌞

23 parts Ongoing

"Bana ocüymüş gibi bakmayı kes. İnsanım." Derin bir nefes aldıktan sonra dolunaya baktım. Bu gece beni aydınlatmak ona düşmüştü. "Ayrıca göbeğin sana pek yardımcı olmuyor. O ağaç senden birkaç beden daha küçük." Beklediğim gibi birkaç homurtu duyduğumda ağacın arkasına saklanan genç çocuk kendini açık etti. Titreyen bedenini gördüğümde sıkkın bir nefes bıraktım. "Şu gözlerini çek üzerimden velet."dişlerimi sıkarak söylediklerim onu daha da korkutmuş gibi titremesi arttığında kendimden bir kez daha iğrendim. Üzerimde üniformam ile birçok çocuğun hayalini süslerken başka bir çocuğu benliğimle korkutuyordum. "Korkacak bir şey yok. Bir tanıdık." Kaşlarımla arkamdaki mezarı işaret ettiğimde çocuk kalkan kaşları ile bana sanki bir hayaletmişim gibi bakmaya devam etti. "Ne var ulan?! Babamızın mezarına ziyarete geldik işte! Niye mezardaki benmişimde dirilmişim gibi bakıyorsun?" Sağ elinin işaret parmağı titrek bir şekilde havalanıp arkamdaki açık mezarı işaret ettiğinde "Babanın mezarını mı kazdın yani?"diye sordu. Sanki çok normal bir şeymiş gibi sakince omuzlarımı silktim. "Senin mezarını mı kazmalıydım?" "Hayır tabiki de!"diye cırladığında diğer eliyle hızlıca ağzına kapattı. "Abla Allah'ını kitabını seversen senin akşam akşam başka işin yok muydu ya?!" "Niye lan? Bu akşam müsait değil miydi?"