Bir evin ışıkları söndü, insanları öldü ve kader onu düşeceği yere kadar sürükledi. Önünden geçenler bir zamanlar yuva olan eve baktı, bir zamanlar sarı lambası altında akşam yemeği yenilen ve içinde kahkahaların bulunduğu eve, evet ona baktılar. İçinde yaşama dair tek bir iz bulunmayan ev, oysaki bir zamanlar herkes ne çok imrenirdi. İnsanlar o evin içindeki aileye sahip olabilmek için nelerini vermezdi! Eski sahiplerinden sonra birkaç kişi yaşamaya çalıştı o evde, başaramadılar. Ruh ölümsüzdür. İnsanlar ölebilir ve öldüler de ama ruhları her şeyin aksine yaşıyor. O evde birilerinin ruhları yaşıyor. Gülen bir aile var, üç çocuklu, mutlu bir aile. Belki hayalde belki gerçekte ama mutlak surette var olduğu kesin. İzleri var. Duvarlarında çocukların parmak izleri duruyor, daha geçenlerde bahçesindeki kayısı ağacında bir salıncak kuruluydu. Evin kahkahası duyulur mu? Onlar varken duyuluyordu. Evet altını yeniden çiziyorum, onlar varken duyuluyordu. Onlar gitti, bir evin ışıkları söndü ve kader onu düşeceği yere kadar sürükledi.
CERBERUS, içinizde öldürdüğünüz bütün kadınlara ithaf edilmiştir. Yukarıdaki yazının evlerle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.
1 #berduş 27.07.2024
TAMAMLANDI
Anneannesini görmek için gittiği şehirde üsteğmen Göktürk ile karşılaşan Efsun hiç beklemediği gerçeklerle de karşılaşır
___
" sen benim hayatımda hangi sıfatla yer alıyorsun , ben hangi sıfatla senin hayatında yer alıyorum?!" Dedim anlamayarak gözlerime tutunurken gözleri dudaklarımla gözlerim arasında mekik dokudu.
" hangi ara hayatıma bu kadar girdin inan bilmiyorum sarışın ama hayatımda ilk defa bir şeye iyiki dediğimi biliyorum. " dedi gözlerime bakarken sözleri beni bozguna uğratırken kalbim hızlandı. " ve ilk defa bir sarışının saçlarını gönlüme bağladığımı hissediyorum." Dedi fısıltıyla .
"Benim aklımda fikrim de vatanımken gözüm kendi ailemi bile görmezken hangi ara gelip kalbime yerleştin sen kadın?" Dedi bunu daha çok sitem eder gibi söylemişti sözleri birer birer kalbime darbe indirirken Kirpiklerimin bile titrediğini hissetim.
Ben çoktan bir askere kalbimi vermiştim bundan benim bile haberim yoktu...