Bazen beklenmedik anlarda kötü şeyler olur, insanlar yıkılır. Tam olarak o olmuştu Mihri için. Hiç beklemediği anda, beklemediği kişiden yıkılmasına neden olacak bir darbe yemişti. Arkasında dağ gibi duran babası artık yoktu. Sırtını koşulsuz yaslayacağı kişi gitmişti hayatından. Ağlamasına izin vermeyen yakınları, babasının cenazesine katılamayan ağabeyi, haberi duyduğunda çığlık çığlığa kalan annesini, canından çok sevdiğini ilk elleriyle morga oradan da toprağa koyuşu çıkmıyordu aklından. Ama tüm bunlara rağmen olaylara sanki sokaktaki bir insan gibi ruhsuz yaklaşımı onu çok korkutmuştu, içindekileri dökemeyince insan delirir diye düşünüyordu. Fakat toparlanması gerektiğinin de farkındaydı. Başını babasına layık olmak için hep dik tuttu ve bir söz verdi mezarlığın başında. 'Senin kızınım ben baba, senin kopyanım, seni, izlerini bu dünyadan siler miyim sanıyorsun? Seni ömrüm yettiği kadar yaşatacağım' diye. Hayatının tam o sözle değişeceğinden bir haberdi..