Story cover for GÜL REÇELİ by Aysegulcee1
GÜL REÇELİ
  • WpView
    Reads 341,587
  • WpVote
    Votes 20,616
  • WpPart
    Parts 42
  • WpView
    Reads 341,587
  • WpVote
    Votes 20,616
  • WpPart
    Parts 42
Complete, First published Dec 06, 2023
Mature
Menekşe, bir askerin vicdanıyla sarıp sarmaladığı, şefkatiyle bağrına bastığı, getirildiği toprağı vatan bilmiş solmuşken yeşertilmiş o kız çocuğuydu. 

O gönlünü cevval bir yidiğe vermiş sevdasıyla büyümüş ve kışın ortasında açmış bir çiçekti...

🌺

Geçimlerini gül yetiştiriciliği ile sürdüren çocukları hiç olmamış Tozkoparan çifti ayrılığın hüznünü hissettmişti. Süheyla, Subay olan eşini kardeş vatanın dağlarına göreve gönderirken içinde büyük bir sıkıntı vardı. 

Genç subay, Karabağ dağlarında öldürdüğü teröristin yanında bir kız çocuğu olduğunu görünce, ona sırtını dönüp gidemedi. Kız çocuğu üşümüş ve günlerdir hiçbir şey yememişti. Eşinin çantasına koyduğu gül reçelinden bir kaşık uzattı. Bir bakışıyla yüreğine işlenen küçük kızın bakışlarını ardında bırakıp gidecekken duymayı planlamadığı o sözü işitti. "Baba!" 

Her şey bir gül reçeli ile başlamıştı. 

Başlama tarihi: 8 aralık 2023 
Telif hakkı saklıdır...
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add GÜL REÇELİ to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
EMANET by aysegulkalayzengin
51 parts Complete
Bebeği lösemi olan Arslan ile kardeşinin beyninde tümör olan Ayşegül, çaresizlik dolu bir dönemde kaderin ağlarını örmesiyle karşılaşır. Onların çaresizlikten başlayan zoraki evlilikleri, acaba güçlü bir aşka yuva olabilecek miydi? "Sakin misin?" diye sorduğunda, iyice yaklaştı. "Sakinim." Onun sözlerinden cesaret alarak, dudaklarıyla dudaklarına dokundu ama ansızın yüzüne yediği tokatla, şaşkına döndü. Ayşegül'ün tedirgin bakan ela gözleri, kırpışan kirpiklerinin altında fazlasıyla masum duruyordu. "Özür dilerim." "Önemli değil... Şimdi ben seni tekrar öpeceğim ve sen bana tokat atmayacaksın." "Sen öpeceksin, ben tokat atmayacağım." "Aynen öyle..." "Tamam." "Öpüyorum." "Öp..." "Tokat yok?" "Tokat yok." Arslan, dudaklarını hafifçe onun dudaklarına değdirdiğinde, Ayşegül istemsizce geri çekildi. Onun gerilemesiyle, Arslan ona doğru yaklaştı. "Kaçarsan olmaz." "Kaçmamam lazım, evet!" "Ayşegül, sakin kal..." "Sakinim. Gayet sakinim!" Karısının titreyen ellerini tuttu ve dudaklarına götürüp öptü. Onu yatıştıracak başka bir çare bulamamıştı. Onun derin bir şekilde nefes almasıyla, rahatlamaya çalıştığını gördü ve tekrar denedi. Dudaklarını onun dudaklarına yakınlaştırdı ve ansızın Ayşegül'ün onu öpmesiyle şaşkınlığa uğradı. Geri çekilen Ayşegül, telaşla söylendi. "Çok pardon! Sen öpecektin, ben tokat atmayacaktım! Ben yanlışlıkla öptüm!" Arslan, kıza şaşkınca baktı. Bu kız gerçek miydi? "Biz öpüşmeye bu kadar zaman harcadıysak, gerisi..." diyen Arslan, geri çekilip önüne döndü. Ne yapsaydılar acaba? Sakin yaklaşınca, becerememişlerdi. Bir anda mı olsaydı? Bir de onu denemek isteyerek tekrar karısına döndü ve ansızın dudaklarına yapıştı. Uzun öpücüğü, nefes almak adına sonlandığında, tekrar yanağına yediği tokatla şaşkınlığa uğradı. "Ayşegül, tokat yok demi
Nepenthe(+18)(Tamamlandı) by ferka_81
20 parts Complete
Bir film salonuydu onları bir araya getiren. Bir hastalıktı aralarına ölçülemeyecek mesafeler koyan. Bir kelimeye sığan fakat eksik bırakılan bir masaldı onların aşkı. Parmakları arasında dumanı tüten sıcak çikolatalarından yudumlar alarak yazdıkları; sokakları inleten kahkahalarıyla, gözleriyle yazdıkları onlarca şiirleriyle, şefkatleri sayesinde yereşen onca hayata dokunuşlarıyla ilmek ilmek işlenen bir hikayeydi, Nepenthe masalıydı. Yürüyemeyen bir kadına, hayallerinde koşma fırsatı tanıyan Arel'in; aile şefkati görmemiş adama tek kişilik koca bir aile olan Beril'in hikayesi. Hayat, acı darbelerini tek tek indirdi adama. Ellerinden tutan, kamburunu düzelten, şefkat görmemiş saçlarını okşayan ne varsa söküp aldı ondan. Acıyı dindiren Nepenthe'sini en büyük acısı yaptı. Gülüşlerini soldurdular gün gün, ilmek ilmek işledi çaresizlik bedenine. Sonra bir gün geldi, geriye acıdan başka hiçbir şey kalmadı. Ne ruhu ne bedeni. Elle tutulur kalan tek şey, gözyaşlarını silerek tamamladığı Nepenthe masalıydı. Parmakları arasında dumanı tüten sıcak çikolatalarından yudumlar alarak; sokakları inleten kahkahalarıyla, gözleriyle yazdıkları onlarca şiirleriyle, şefkatleri sayesinde yereşen onca hayata dokunuşlarıyla ilmek ilmek işlenen bir Nepenthe masalıydı "O zaman bir var, bir yokmuş diye başlayalım. Sonuçta bu da bir masal. Nepenthe Masalı." +18dir. Rahatsız edici ögeler ve sahneler mevcuttur.
Karanlığın Tutsağı +18 by lyrdaas
44 parts Ongoing
"Benden kaçabilirsin sanıyorsun, ama adımların nereye giderse gitsin, gölgen yine bana ait. Adını bile fısıldamadan yaşayamam; sen, kendini unutsan bile bende kalacaksın." Alpay Aras Demirkıran "Onun karanlığında boğulmakla, onsuz yaşayamamak arasında kaldım... ve galiba ikincisi daha korkutucu." Simay Altan Gazeteci olan Simay, kimsenin cesaret edip eline alamadığı dosya üzerinde çalışmaya başlar. Bu dosya, kimsenin dokunmaya cesaret edemediği mafya patronu Alpay Aras Demirkıran'ın dosyasıdır. Bunun hayatındaki en büyük haber olacağını sanıyordu. Oysa bu, hayatını geri dönüşsüz bir şekilde çalacak adamla tanışmasının başlangıcıydı. Sigara dumanı, yağmur kokusu ve tehlikenin çekici yüzü... Simay, her adımda daha çok karanlığa çekiliyordu. Ve bazen, en büyük hata; gerçeği ararken, onu koruyacak olanın aynı zamanda seni mahvedecek kişi olmasıydı. -Kesit- "Sana olan bu his," diye başladı, parmakları kucağındaki tenimi okşarken. "Bu, sadece bir aşk değil. Bu, benim varoluşumun tek nedeni. Sen, benim son sığınağım, ilk ve tek zaafımsın." Aras... Bu adam... O, bir mafyaydı. Kanlı elleri, karanlık sırları ve tüm dünyayı yönetme gücü vardı. Ama bana baktığında, o kehribar gözlerde gördüğüm şey... o, dünyanın en büyük zayıflığıydı. Ve o zayıflık, bendim. ​Bana "zaafım" demesi... Bu, bir milyon dolarlık mücevherden daha değerliydi. Onun laneti bendim... Eğer ben onun ilk ve tek zaafıysam, oda benim son ve tek sığınağımdı Ve biliyordum ki, bir gün o zaafı için dünyayı yakarsa, ben o alevlerin içinde gülümseyerek yanacaktım. Not:Bu kitapta bol bol smut içerik olacak yani +18 sahneler, argo kelime küfür vb. şeyler ön planda. Rahatsız olanlar okumasın lütfen.
You may also like
Slide 1 of 20
Korumam (+18)  cover
YAŞAM SEVDASI cover
EMANET cover
MALKOÇOĞLU cover
Kalbimin Avukatı cover
GÜN IŞIĞI GİBİ cover
GÜZ YARASI cover
Döneceksin Diye Söz Ver cover
Nepenthe(+18)(Tamamlandı) cover
Aypare  cover
SEVDA KONMUŞ DALLARIMA  cover
♠️S A R M A Ş I K ♠️ cover
GÜL GÜZELİ cover
MÂHİ (Tamamlandı)  cover
DİLHUN (Görücü usulü) /Tamamlandı\ cover
Üzgünüm Sana Aşık Oldum! cover
Gölgeler Uzandığında cover
Karanlığın Tutsağı +18 cover
Hovarda  ✔   Raflarda cover
BEDEL cover

Korumam (+18)

25 parts Ongoing Mature

⚠️🔞 +18 "Tam şuan içinde olmam gerek" dedi. Sesindeki aciliyeti hissedebiliyordum. Kalçalarımı morartıcı derecede sıkı tutuyordu. Bana olan bakışları ve sözleri bile sırılsıklam olmam için yeterliydi. " Bora..." " arkadaşlarım alt katta. Bizi duyma ihtimalleri çok yüksek. Bunu yapamayız" Ama bunu söylerken bile ona sürtünme isteğimi bastıramıyordum. Hafifçe kıpırdandım. Erekte olmuş erkekliğini doğrudan hissedebiliyordum. " bunu kucağıma çıkıp beni çileden çıkarmadan önce düşünmeliydin" kalın sesindeki pürüz bile arzusunun kanıtıydı. Öpücüğümün faydasız olduğunu söyleyince bir anlık gazla kucağana oturmuştum... Ama yinede zerre pişman değildim. Yüzündeki o ifadeyi görmek yeterdi. Bu kitapta +18 sahneler ve cinsel içerik bulunmaktadır ❗️