"Güzelim, yapma Allah aşkına. Bağır, çağır, vur, kır ama susma." derken oturduğu sandalyenin önünde diz çöktüm "Esin" ismi dudaklarımın arasından dökülürken bakmadı. Elleri kucağında öylece önüne bakıyordu. Ellerini tuttuğum da yeniden konuşmaya başladım "Esinim, güzel gözlüm. Artık konuş, sana ihtiyacım var." Hiç ses etmedi. Dolu dolu olan gözlerim ağlamaya başladığın da şaşkınlıkla bana baktı. Önünde tam oturduğumda başımı dizlerine yasladım. Ellerini ellerimden çekmeye çalıştığın da bırakmak istemiyordum. Hala devam ettiğinde ben de pes ettim . Beni itmesini beklerken ellerini saçlarımda hissetmeyi beklemiyordum. Nefesi boynuma vururken " Aziz" dedi. Konuştu. Kalbim anlık teklerken öylece kalakaldım. "Ağlama" derken sanki gözlerim bunu bekliyormuşçasına daha fazla dolarken sustu. Elleri saçlarım da gezinmeye başlarken ben artık hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştım.
21 parts