Oyunun seyri değişmek üzereydi. Bana acıyarak bakan Kehribar hareleri söküp alabilmek için gençliğimi harcamıştım ancak sonuca varmak üzereydim. Bu oyunun acıması yoktu. Satranç tahtasının başına oturduğunuz zaman Zekanızı ve dikkatinizi ortaya koymak zorundaydınız. Ne yazık ki Siyah Şah'ın Satranç tahtasında işler bu şekilde ilerlemiyordu. Ortaya koyabileceğiniz tek şey canınızdı ve bu tahtadaki Oyuncuların hepsi bunu göze alarak bu Masaya oturmuştu. Yıllarca ipleri gizliden gizliye elinde tutan adam artık tam olarak karşımdaydı. Rus İmparatoru, Satranç Taşlarının Lideri ve Siyah Şah tam olarak karşımdaydı. 8. Piyon, Piraye Lebedov Özkan olarak ant içmiştim. Siyah Şah'a içeriden öylesine büyük bir darbe vuracaktım ki, Rus İmparatoru benden merhamet bile dilenemeyecek kadar acıdan kıvranacaktı. Ben 8. Beyaz Piyon Piraye Lebedov Özkan, Siyah Şah olarak bilinen Tiberius Vlad'ın göğsünde büyük bir yangının ateşini tutuşturacaktım. Bu öylesine büyük bir yangındı ki, Buzdan ülkesindeki hiçbir soğuk Rüzgâr bu yangını söndüremeyecekti. Bu Kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısı ile kurgudan ibarettir.All Rights Reserved
1 part