Ortaçağ'ın karanlık gölgesi altında, veba salgını her köşeyi sararken, Valderis Krallığı son nefesini verirken, uzak doğunun gizemli sınırlarında Bendegiler İmparatorluğu yeni bir başlangıçla parlıyordu. Güçlü krallıklar arasındaki bu çekişmede, bir zamanlar zirvede olan Valderis Krallığı gerileme sürecine girerken, Bendegiler imparatorluğu yükselişe geçiyordu.
Hikaye, orta çağ güzeli Ehanella'nın, veba salgınının gölgesinde kervanlarla uzak doğuya doğru cesur bir yolculuğuna odaklanıyor. Ehanella'nın hekimlik tutkusu ve kararlılığı, onu zorlu bir yolculuğa sürükler. İlginç karakterler, eski zamanların yıpranmış yollarında karşısına çıkar, ve bu yolculuk sadece coğrafi bir değişim değil, aynı zamanda içsel bir dönüşüm de sunar.
Aşkın, savaşın, gücün, iktidarın, tıbbın ve sarayların karmaşık örgüsü, izleyiciyi derinlere çeken bir film gibi bu hikaye boyunca örülür. Efsanevi savaş sahneleri, duygusal anlar, antik şehirlerin detaylı tasvirleri ve karakterler arasındaki dinamik ilişkiler, hikayenin her anını zenginleştirecektir.
Bu epik yolculuk, Ehanella'nın hayatındaki dönemeçlerle birlikte, izleyiciyi sürükleyici bir dünya içinde kaybolmaya davet etmektedir. Her bir detay, Ortaçağ atmosferini canlandırarak, siz okuyucuları zamanda yolculuğa çıkaracak ve tarihi bir destanın içinde kendinizi bulmalanıza olanak tanıyacaktır. Ehanella'nın zorlu hayat yolculuğu başlıyor.
Nadir kedi türlerinden biri olan pars, bir insan bedeni ile bütünleşmişti.
Pars Bera Sarkan.. Yarı insan yarı pars.
Koyu gri renginde yırtıcı gözlere ve keskin pençelere sahip olarak bir dönüşüm geçirse de özünde bir insandı. Türü gereği vahşi, insan karakterine göre ise sert bir yapısı olan bu pars, tıpkı ismi gibiydi.
Ve bu parsın önüne çıkan bir çift orman yeşili göz, tüm vahşi doğasını alt üst etmişti.
***
03.05.2022
Tüm hakları saklıdır!