Kapıyı sertçe çarparak odaya girdi. Kapıyı kitleyip bana doğru adımlamaya başladı. -"Ada yavrum inatlaşmasan artık diyorum" Yavaşça üzerime geliyordu ve gözlerindeki karartıyı görebiliyordum .Mavilikleri siyahla çevrelenmişti sanki. -"İnatlaşsam nolur " Dudağını yaladı ve sert bi soluk verdi. -"Çocuğa yumruk atmak zorunda değildin" Bana adımladıkça geriye gidiyodum . Gözleri laciverte dönecek kadar koyulaşmıştı. Ta ki ayağım yatağa değene kadar. Sonra sanki çölde su bulmuşçasına dudaklarını dudaklarımla kapattı. Kendimi bir anda yatağın yumuşak nevresiminde bulana kadar ayrılmamıştık.