Kaldırımda yine sigara içen bir adam var,özlediği biri,özlemedikleri,özlesede elinden bir şey gelmediği,özlemesede çıkarının olmadığı birileri var, aklıda böyle karmakarışık bir adam vardı,neden böylesin be sen?diyesim geldi,tüm imla kurallarını yıkıp amına koymuştu duvarların,neden hep duvarlara yazıyorsun dediğimde anladı beni ve dönüp;''hanginiz beni anladınız da,ben duvarlara yazdım,git kendi işine bak!''diye sert çıkıştı,hemen köşedeki tekelden iki bira kapmalıydım, o adam bana ya ilham verecek,ya da bana bir ders verecekti bunu hissediyordum.
Seni sevmem gibi sevmişti oda birini,çok gitmiş,zengin olan adamın artık kuru bir kalpten,elindeki son dal sigaradan başka bir haltı yoktu, çaresizdi benim gibi kendi hayatımı gördüm onda,havada yavaş yavaş serpeliyordu,hafif soğuk bir rüzgârla birlikte tokuşturduk biraları, tek dikişte bitirmişti kesmediğini anlayarak onunla daha çok sohbet etmek için çağırdım eve,kurduk bir rakı sofrası,sanki yıllardır birbirimizi tanıyoruz,sanki o abim,bende onun fedakâr kardeşi,her neyse masa kuruldu...
Birileri dedik ya hep özlenir,onun kafası çok güzeldi,yeni gitmişti berbere gayet belliydi,sakalları kirli gözaltları mosmor, sanki yıllardır uyumuyor gibi başladık biz sohbetimize,bir yandan rakı,bir yandan yeni ve ona aldığım paket paket sigaralar,ardı arkası kesilmedi, neden sevdin dediğimde: ’’sevmenin nedeni olmaz be kardeş'’
Diye ağır bir yanıt aldım,dağıtmıştı saçları ter içindeydi.
+peki, kimi özlüyorsun?
-Hiç bunu hak etmeyecek birini.
+E o zaman neden özlüyorsun?
-Çok soru soruyorsun,eğer bir paket sigara için yapıyorsan hiç hoş değil.
+Peki peki özür dilerim.
Sanki telaşlıydı,sanki onun gizlediği bir şeyler vardı,her neyse saat 3’e geliyordu,daha da onu sarhoş edip anlatmasını istiyordum onu bana,gittim votka aldım cebimdeki son parayla,sanki anlatmasa bu akşam göçüp gidecektim,