İlk defa, 28 senelik hayatımda kendimi uçsuz bucaksız bir aşkın kollarında bulmuştum. Varlığı kurak topraklarıma serpilen tuzlu su gibi başta rahatlatıp sonra da kasıp kavuruyordu. Hayatıma bir yıkım olarak girmişti bir yıkım olarak da çıkacaktı bunu biliyordum. Bedenine duyduğum karşıkonulamaz ihtiyaçla vaveylalar atan ruhumun isteğine karşı koymaya çalışırken tam da şuan karşımda bana söyledikleriyle kalakalmıştım. "Evet, cevabını bekliyorum..." diyerek elini belime attı, artık nefesini göğüs dekoltemden içeride bile hissedebiliyordum. Geriye atacak adımım kalmamıştı ve sanırım panikatak krizim yaklaşıyordu. "Arslan, lütf-" "Hadi ama Devin karşında her kıvranmama izin mi vereceksin?" Sinsi bir gülüşle belimdeki parmaklarını sıklaştırdı. "Yoksa altımda kıvranacak mısın?" Bu söylediğiyle nefesimi tutup başımı geriye attım. Zaten boynumun boşluğunu o da çoktan doldurmuştu yüzüyle. Ama dokunmadı, öpmedi. Sadece kokumu içine çekti ve kulağıma dudaklarını yanaştırıp fısıldadı; "Artık sakladığın her şeyi biliyorum, ne yaptığını biliyorum Devin Altay. İşlediğin cinayeti biliyorum,"All Rights Reserved
1 part