İnsanlar her koşula karşın hayaller kurarlar. Bu koşullar her şey olabilir.Gerçek yada gerçek değil. İnsanlar hep başkaları gibi olmak ister. Örneğin birinin saçının rengini beğenir "keşke benim saçlarım da o renk olsaydı" benzeri yorumlar yapar. Hayalindeki bizi çizer kendimize benzetemeyiz, o sırada aklımızdan şöyle sorular geçer 'bu ben miyim?' Yada 'sen kimsin?' O biz değiliz, o hayalimizdeki biziz. Fazla uzatmadan hikayeye geçelim. Günlerden bir gün Anja kendi kendine sormuş" neden bu kadar çirkimim? " Ertesi gün anne ve babası kalkmadan lavabonun karşısına geçmiş ve suratını baştan sona süzmüş. 'Arkadaşım Anna'nın ne kadar güzel kahkülleri var' diye düşünmüş. Bu kısa sürecin ardından eline aldığı makasla yamuk yumuk kahküller kesmiş. Ardından 'Tina'nın ne güzel bir dudağı var' diye düşünmüş ve eline annesinin rujunu alıp dudağının etrafından geçerek Tinanınki gibi bir dudak çizer. Bir mankene benzemek için kendine takma kirpik takar ve saçlarını hiç olmadığı kadar özenle toplar.All Rights Reserved