❦
Güz, hayatının en mutlu günlerinden biri olacağını sandığı yıldönümünde, sevgilisi Emir'in ihanetiyle yıkılır. Emir, yalnızca onu aldatmakla kalmamış, bunu Güz'ün en yakın arkadaşıyla yapmıştır. Elinde Emir'e günlerdir hazırladığı yıldönümü hediyesiyle, öfke ve kırgınlık arasında savrularak kendini bir kafede bulur.
Tam o sırada, içeri Emir'in okuldan en büyük rakibi ve ezeli düşmanı olan Miran girer. Miran, basketbol takımının karizmatik kaptanı, herkesin imrendiği ama kimsenin tam olarak tanımadığı biridir. Normal şartlarda Güz ile Miran'ın değil aynı masada oturması yollarının dahi kesişmesi imkansızdır. Aralarında hiçbir zaman böyle bir samimiyet olmamıştır. Ama Güz'ü köşede, gözleri buğulu ve yıkılmış bir halde görünce, Miran istemsizce onun yanına oturur.
Ne Miran ne de Güz, bu masum sohbetin hayatlarını altüst edeceğini tahmin edemezdi. Çünkü o an çekilen bir fotoğraf, sosyal medyaya düşecek ve herkes onların gizli bir ilişkisi olduğunu konuşmaya başlayacaktı. Emir için bu fotoğraf bir ihanetin karşılığı gibi görünürken, Güz ve Miran için geri dönüşü olmayan bir hikâyenin başlangıcı olacaktı.
Artık Güz, eski hayatına dönemeyeceğini biliyordu. Çünkü bir fotoğraf, hem kalbinde hem de etrafındaki dünyada büyük bir fırtına koparmıştı.
❦
Güz'e göre Miran Ege Baykan bir çok şeydi.
Sportif.
Popüler.
Yakışıklı.
Fakat Miran Ege Baykan'a göre Güz her şeydi.
Ben seni seviyorum...kardeşimden farksız o hem 5 yaş küçük...ufaklıkla ne işim olur...
Dizlerimin üzerinde eğilip kapıya biraz daha yaklaştım..
-Bin gönlüm olsa birini vermem.. Benim gözüm sadece seni görür... Hem görmedin mi erkek çocuğundan farksız.. Kıskanacağın son kişi bile değil...
Titreyen dizlerimle ayağa kalktım... Perdeyi araladım.. Balkona çıktım.. Semih gelen sesle başını bana çevirdiğinde.elinde telefon öylece kaldı... Gözlerine baktığımda anlamıştı onu duyduğumu.. Balkonda duran kitabımı aldım ve tekrar içeri girdim... Kapıyı kapatıp perdeyi çekmeden son kez yüzüne baktım..
Ve o perdeyi kapattıktan sonra yıllarca onun olduğu tek bir gün açmadım...