"benim şuan merak ettiğim tek şey var. Acaba öldükten sonra bile bu kadar güzel kalabilecek misin"
kalbim göğüs kafesimden çıkarcasına hızlı atarken karşımda duran ve yanağımı elinin tersiyle okşayan adamın elini iterek geri adım atmak istedim ama yapamadım. Çünkü elim, ayağım şuan oturduğum sandalyeye bağlıydı.
"Ne istiyorsun benden, bizden"
"Ölmeni. Senin ölü bedenini o çok sevdiğin, aşkından öldüğün adamın önüne atmak istiyorum" söyledikleri nefesimi keserken o benim yüz ifademi incilercesine yüzüme uzun uzun baktı ve sonra o iğrenç sesi ile kahkaha attı. Ama sonra sesi bir anda kesildi ve tekrar bana baktı.
"Ama seni burda öldürmiyeceğim, çünkü sevgilin ölümünü kendi gözleri ile izlemeli. Ne de olsa her katile bir şahit lazım dimi. Hem sende kaç gündür gökyüzünü görmedin en azından son bir kez gökyüzünü izlemeni isterim."
Konu:
Bir hemşire işine yine her zamanki gibi geç kalır ve patronu onu işten kovar, hemşirenin Nehir diye bir arkadaşı vardır ve ona iş ilanı verebileceğini söyler. Hemşire eve geri döndüğünde akşama kadar iş arar fakat bulamaz, bu yüzden de arkadaşı Nehirin dediği gibi iş ilanı verir...
İşte her şey o ilana cevap geldikten sonra başlar.