Yaşlı Adam - Sorguladın herşeyi hayatı var oluşunu,
Sevgini,sevgilerini
Senin onu ne kadar sevdiğini ve onun ne kadar sevdiğini.
Kızdın, hep de kendine.
Çünkü sana herşeyini verebilecek insanlara yeterli ilgi veremedin, belki de hak etmedin o iyi insanları.
Akşam olur yanlızlık bastırır ruhuna!
Hep o vakitler değil midir zaten sorgulatan?
Gecenin 3 ü 2 si 1 i...
Düşünceler firar eder zihnine deler geçer kalbini.
Sonra sözün biter gözlerin başlar...
Kendi halinde ağlamayı öğrenmişsindir artık.
Sen Sevgiyi bilmiyorsun ki öğrenecek vaktin, öğretecek kimsen olmadı,acı duygularda savrulmuş saf Genç!
Dedi Yaşlı adam yanında her zaman dertleştiği yoldaşının açık kahveye çalan gözlerinin derinlerini görürmüşçesine.
İç çekişlerindeki o tiz hırıltılı nefesinin bile dilinden anlardı yaşlı adam.
Yaşlılığın sesine vermiş olduğu yorgunluğuyla
- 2. gün Saat 02.30 aynı sahilde buluşacağız genç bayan!
Usulca bastonundan destek alarak kalktı.
Genç bayan seslendi arkasından .
-Efendim! Teşekkür ederim.
Yaşlı adam gülümsemekle yetindi ve yoluna devam etti.
Bu sahiller konuşurdu anlardı Bayanın dilimden tıpkı o yaşlı adam gibi...
Sahi o sahiller değil miydi sevdiğini son kez hatırladığı ve sevmemeye yemin ettiği?
Sevmeyi becerememişti ki durması için sebep bırakamamıştı, farkındaydı,sevgi ne bilmiyordu haklıydı yaşlı adam
O cok güzel sevmişti ,sanki hiç gitmeyecek gibi ,
hala da seviyordu.
Onu severken gitmeye zorladı genç bayan davranışlarıyla.
Bayan içinden severdi kusursuz severdi.
Adam ısrarcı ve pes etmez bir şekilde hala devam etti aralardaki onca mesafelere rağmen.
Adam sevmenin ta kendisiydi,peki bayan ? Ona da öyle denebilir miydi?
Berlin ve istanbul...
2.196,3 km...
Konu:
Bir hemşire işine yine her zamanki gibi geç kalır ve patronu onu işten kovar, hemşirenin Nehir diye bir arkadaşı vardır ve ona iş ilanı verebileceğini söyler. Hemşire eve geri döndüğünde akşama kadar iş arar fakat bulamaz, bu yüzden de arkadaşı Nehirin dediği gibi iş ilanı verir...
İşte her şey o ilana cevap geldikten sonra başlar.