Bakışlarımı tekrar babama çevirdiğimde gülümsedim.
"Ben geldim baba." Dedim güçlü durmaya çalışırken. "Hiç sevmediğin, elinin tersiyle silip attığın kızın geldi. Sırf kendini öldürmek istedi diye namussuz ilan ettiğin, kendini neden öldürmek istediğini sormaya tenezzül etmediğin ve istemediği halde başkasıyla evlendirdiğin kızın geldi. Bunca yıldır şiddete uğrayan ama sırf buraya ölmeden dönmek istemeyen kızın geldi." Dedim ağzımdan kaçan bir hıçkırıkla. Ağlıyordum içim parçalanıyordu çünkü. Babamın ölen abimin ölümünden beş sorumlu tutması nefesimi kesiyordu
"Küçük kızın geldi baba. Saçını ördüğün kızın geldi." Dedim tekrar hıçkırıktan.
"Benim bedenim ölmedi baba ama ruhum zaten öldüydü. Ben ölemedim baba ama buraya gelirken zaten bir ölüydüm. Hem ben hazırlıklı geldim baba. Şimdi çekebilirsin tetiği hepinize hakkım helaldir. Ben hazırım ama bir isteğim olacak." Dedim bakışlarımı babamdan çekip Poyraza çevirirken. "Oğlumu ailesiz bırakmayın baba. Bana yaptığın gibi oğluma da sırt dönme olur mu baba? Çünkü benim sevgiye ihtiyacım varken bana sırt döndün. Beni baba sevgisinden hep mahrum bıraktım ama oğluma yapma bunu olur mu baba? Beni sevmediğin kadar sev onu çünkü onun da benim durumuma düşmesini istemiyorum. Ben öldükten sonra bana veremediğin sevgiyi oğluma ver olur mu?" Dedim gözümden süzülen yaşları elimin tersiyle silerken. Bütün bakışlar benim kınar cinstendi. Bir tek o yabancının hariç. Merhamet vardı onun bakışların, korku vardı. Özlem vardı.Todos los derechos reservados