Tüm ülkenin sesi bir anda kesildi,Bir anda patlayan elçilik binası ile insanlar geriye doğru koşuşturmaya başladı.
Yanan elçilik binasının külleri etrafa savrulurken Tüm ülkede bir ses duyuldu "Onun her bir saç teli için Bir ülke yok edeceğim" sert sesi kaya gibiydi.Ölüm fısıldıyordu sanki "Oraya geldiğimde bana canım acıyor dediği zaman ant olsun ki sizi yer altına gömeceğim" ülke suskunluk içerisindeydi baş elçi panikle yanan büyük elçilik binasına bakarken bu sefer ben konuştum "Unuttuğunuz bir şey vardı:Ben Yılan'ın
Gözbebeğiyim." Sözlerimden sonra ülkeye atılan füze ile etrafta ki sessizlik bir anda bozuldu.Yüksek ses etrafı kuşatırken,Etraf cehenneme dönmüştü.
---
Biz küllerimizden doğanlardık.
ZEMHERİ VÂLÂ KARCANIS.
&
VİSAM YÂSA ŞEHSUVAR
---
DİKKAT!!!;Bu kitapda üst derecede CİNSELLİK,İŞKENCE,KAN,ÖLÜM,ARGO vs vardır.
İzmarit külleri adlı ilk kitaptır!
UYARI!:Bu kitapda ki her şey kurgu ve hayal ürünüdür.Gerçek olaylarla,kurumlarla,bireylerle hiç bir ilgisi ve alakası bulunmamaktadır.Yazım tarihi;12 Ocak 2024.Kitabın telif hakkı bana aittir,tüm haklar saklıdır.Küfür,Cinsel içerikler,Cinayet,İşkençe argo kelimeler içerir +18 mevcuttur.Kapak tasarımı bana aittir.
"O silahı elinden indir!" Dediğimde yan duran vücudunu bana doğru çevirdi ama o silah abimin alnına daha çok yaslandı.
"Yoksa?" Diye soruşu meydanda ki bütün insanları endişelendirmeye yeterdi.
Çenemi herkesin inadına dikleştirip "Yoksa sana yemin olsun ! Bu meydanı kanınla yıkarım!" Diye bağırdım.
"Efsun!" Diyen abime bakmadım, yüzü kan içindeyken ona bakıp gardımı düşürebilirdim.
"Demek kanım ile yıkarsın ha !" Dediğinde fısıltısı bile meydanı inletti.
"Azad ağa, yaparım bilirsin! Bu seni ilk vuruşum olmaz!" Deyişim onun kaşlarını çatarakken kalabalıktan bir kaç kişinin kaçmasına sebep oldu.
Koskoca Mardin!
En iyi o bilirdi yıllar önce nasıl AZAD KARAASLAN'ı gözümü bile kırpmadan vurduğumu.
O gün Mardin yasa bürünürken Diyarbakır'da zılgıtlar eşliğinde bir çok kapıda düğün yapıldı.
Ben EFSUN ŞANLI...
Yıllar önce babamın kanını akıtan adamın kanını bu meydanda dökmüştüm.
Zerre korkmadan, zerre aşkımı aklıma getirmeden.
Bunu tekrar yapacağımı onun gibi Mardin de biliyordu.
"O halde durma, yine elin titremesin!" Dediğinde onunla beraber tetiği indirdim.
Arkamda koskoca Diyarbakır'ın en büyük aşireti olan Şanlı Aşireti vardı.
Benim Aşiretim!
Onun da arkasında Mardin'in en büyük aşireti olan KARAASLAN aşireti vardı.
Liderliğini onun yaptığı Aşiret.
"Abi'mi bırak azad ağa!" Dedim durması için.
"Babam gibi onun da kanını akıtmana izin vermem! Babamın kanı için sadece senin kanını döktüm ama Vallahi, Billahi ve Tillahi abim için ailende ki herkesin kanını dökerim!" Diye devam ettim.
Uğultular arttı da arttı.