"MUHTEŞEM İKİLİ "

"Saat gecenin üçü'ydü. Elimdeki sigara izmaritini içerken,(yardım edin) çığlıklarını duymaya başladım. İşte o anda içimde ki öldürme istediğinin canlandığı fark ettim. Tamda beklediğim ortamın içerisindeydim. Bulunduğum sokak karanlık ve etrafımda ışığı yanan hiçbir ev yoktu. Ne gariptir ki gecenin bir yarısında kadın çığlık atıyor ama kimsede ses seda yoktu. Ya duymuyorlardı yada duymak işlerine gelmiyordu. Bu garip mahallenin sessiz kalması ve etrafta olmamaları benim işime yaramaştı. Tamda olmasını beklediğim o durumdaydım. Kadın adamın elinden kaçmaya çalışırken ,ağlak gözlerle seyreden çocukta annesinin o haline bakıp korkuyordu ve nihayet kadın can haliyle evden kaçıp gitmişti. Ama unuttuğu bir şey vardı o da canavar kocası ile masum çocuğunu bir arada bırakmıştı. İşte şimdi oyun başlamak üzereydi."

"Birazdan benim rolüm oynayacaktı ama ondan önce adamın çocuğuna öfke dolu gözlerle baktığını ve ardından üzerine doğru yürüdüğünü gördüm iste simdi ben girmeliydim araya. Karısını ve çocuğunu öldürmek isteyen bu canavarı ben öldürmeliydim. Ama ben onun kadar hızlıca hareket edecek değildim."

"Cebimden maskemi çıkartıp yüzüme taktım ve bodrum katında ki pencereden içeriye doğru atladım. İlk önce elimdeki bezi oğlanın ağzına tuttum. Çocuğu ilk önce bayıltmam gerekiyordu ve öylede yaptım. İşte şimdi benim oyunum başlıyordu. Ailesini öldürmeye yemin etmiş bu adamı ağzını bantla kapatarak elindeki bıçağı sanki kendisini öldürüyormuş gibi kendisine doğru sapladım. İlk başta karnına sonra bacaklarına saplayıp durdum bıçagı. O canavar acıdan bayılmıştı halbuki ben daha yeni zevk alabilmiştim. "

"Çünkü onunla işim henüz bitmemişti. Ve ben bitti demeden bu oyun bitemezdi.