Hey gidi Karadeniz
Soldu da taşamadı
Etmeyelim sevdaluk..
Sevda; aşkın en büyük en görkemli hali, sevilen sevenlerin deyimi.. Aralarında bin mesafe bulunup da kavuşanlar, yan yana olmalarına rağmen dünyanın öbür ucundaymış gibi uzak kalanlar.. özleyenler, özleyip de gidemeyenler ...
Yıllar da geçse yollar da uzasa sevmeyi asla bırakamayanlar..
Bu hikaye sevenlerin sevildiği bir hikaye, sevdanın olduğu.. hiçbir mesafenin bulunmadığı hikaye.
Zümra, ablasının düğününde gelin odasında uyuyakaldı ve üzerine okyanus kokulu bir ceket bırakıldı. O kokuda huzur buldu derin bir uykuya teslim oldu.
Tahir, arkadaşının düğününde ceketini odada unuttuğu için almaya giderken uyuyan bir kızı görüp güzelliğine kapılır.
Sevdalukların hikayesine hoşgeldinizz.
Üzerime doğru yürümeye devam etti. Gelip tam karşımda durdu.
Gözünü kırpmadan yüzümü inceliyordu.
Gözlerini gözlerime dikti. Soru dolu bakışlarla yüzüne bakıyordum. Ona inat bende gözlerimi kaçırmadım. Geri durmadım.
"Benim" dedi.
"Anlamadım?" dedim. Ve bir az geriye çekildim.
"Kim bu Arhan ağa dedin ya? Benim. Arhan Karadağlı"
TAMAMLANDI