İZEM
  • LECTURAS 671
  • Votos 123
  • Partes 6
  • LECTURAS 671
  • Votos 123
  • Partes 6
Continúa, Has publicado feb 10, 2024
İzem Özkara,26 yaşında babasını 10 yaşında kaza sonucu kaybetmiştir.o günden bu yana anannesi ve dedesinin Trabzon'nun köyünde olan evde annesiyle yaşamaktadırlar.köyün çok da uzak olmayan sağlık ocağında mesleğine devam ediyordur.



Canay Dalkıran,29 yaşında olan Canay yüzbaşı timiyle gittiği bir görevde yaptığı hata sonucunda Trabzon'un köyünde olan karargaha gönderilmişlerdir.




Merhabaaa ballarimm kitabıma sanss verinnn okuyunn okutturunn eminim çok seviceksinizz 🥰🥰🥰
Todos los derechos reservados
Regístrate para añadir İZEM a tu biblioteca y recibir actualizaciones
O
#483hemşire
Pautas de Contenido
Quizás también te guste
SİYAHİR  de ben1deniz
13 Partes Continúa
Havanın sıcaklığı, çölün ortasında bir yangına dönüşmüştü. Kumlar, güneşin altında daha da sertleşiyor, her adımda bacaklarınıza yükleniyordu. Sırtındaki çanta, sanki her saniye biraz daha ağırlaşıyor, ama o hiç durmaz, yürümeye devam ediyordu. Adımlarını atarken, gözleri sadece ileriyi görüyordu. Burası, askerlerin kaybettikleri her şeyin, her umudun olduğu yerdi. Zorluğun başladığı, ancak vücutlarının ona alışmasıyla bir şekilde unutmaya çalıştığı yerdi. Burası, zihninin sınırlarını zorladığı, karanlık düşüncelerle baş başa kaldığı yerdir. Saatler geçtikçe, ayaklarındaki acı, aslında daha fazlasını hissettirmeye başlar. Bir müddet sonra, fiziksel sınırların ötesine geçer ve zihin buna ayak uydurur. İlk başta kaslarınız bağırırken, sonradan sadece bir donukluk kalır. Vücudun ne kadar yorulursa yorulsun, komutanın emri, görevdeki sorumluluğun baskısı, bir adım daha atmanı sağlar. Çünkü geri dönemezsin. Bir çığlık duymamak, bir yudum su içmeden yol almak... Bu, tüm askerin yaşadığı mücadeleydi. Kendini bir çukurun dibinde hissettiğin zaman, etrafındaki dünyayı duyamazsın. O kadar yalnızsındır ki, neredeyse hayatınızdaki her şeyin geçici olduğunu düşünmeye başlarsınız. Ama her gün bu hatırlatma bir şekilde unutulur. Çünkü seni bekleyen görev vardır. Ve o görev bitmeden, ne kadar acı çeksen de devam etmek zorundasındır. Gözlerinde uyku eksikliği, vücudunda kanla karışmış terin izleri, aslında seni oraya getiren o içsel güçle savaşıyor gibidir. Bazen derin bir nefes alırsın, ve sonra bir adım daha atarsın. Ama bu bir seçim değildir. Sadece, bir asker olmanın tanımıdır.
Quizás también te guste
Slide 1 of 10
METRUK cover
Yüzbaşı "Kan"🩸 cover
Mesaj | Texting +18 cover
AL KAN /Kadın asker/ cover
SİYAHİR  cover
KOF cover
BİNBAŞI'M cover
KURŞUNİ(mafya)  cover
DİLSİZ KURT cover
Mafyamı +21 cover

METRUK

12 Partes Continúa

"Sen ne yaptığını sanıyorsun?" Diye sordu, sakin kalmaya çalışarak. Gözlerini yumdu kısa bir süre, sakinleşmek için. "BEN, SEN YAŞA DİYE KOKUNA HASRET KALMIŞKEN; SEN KENDİNİ NASIL TEHLİKEYE ATARSIN?!" Diye bağırdı. Sinirle gözlerimi kırpıştırdım. "Ben yaşayayım diye öyle mi?" Diye sordum, boş gözlerle. "Ya sen beni nasıl bıraktın? Nasıl?" Diye sordum, merakla gözlerine bakarken. "Annem öldü ya benim! Annem!" Dedim, sesim titremişti. "Benim sana ihtiyacım vardı, yaşamaya değil," dedim sertçe. Bakışlarım ifadesizdi, şuan ona olan sinirim, sevgimden daha fazla. Ne zaman terazi terse döner, o zaman ben ona sarılabilirim. Sinirle kollarımı iki yana açtım. "AL! YAŞIYORUM!" Diye bağırdım. Dudaklarımdan alaylı bir kahkaha döküldü. "Tabii buna yaşamak denirse," dedim. Baş parmağımı tam kalbine yasladım. "Korkaksın sen," dedim, hiç acımadan. Onu arkamda bırakıp odadan çıktım. Asıl benim hikâyem şimdi başlıyordu...