SiN
  • ЧИТАТЕЛЕЙ 134
  • Всего голосов 7
  • Части 1
  • ЧИТАТЕЛЕЙ 134
  • Всего голосов 7
  • Части 1
Текущие, впервые опубликовано апр. 01, 2015
Tokio Hotel - Run,Run,Run




Köprücük kemiklerimin üstünden akan kanda dudaklarını hissettim. Yavaş yavaş yukarı kayarken tenimi çizen sakallarına kan bulaşmıştı. Dudaklarında da bir damla gördüm. Elimi saçlarının  arasına daldırdım ve yüzünü yüzüme yaklaştırdım. Gözlerimde sabitlenen gözleri artık beni rahatsız etmiyordu. Paha biçilmez bir esere bakıyordum sanki. Belimdeki elini ancak çektiğinde anladım. Sıcacık hissi azalmaya başlamıştı. Az önce belimden çektiği elini yanağıma koydu. Onu ve kendimi artık her zamankinden çok hissediyordum. Sanki etrafımdaki her şey yok oluyordu. Sadece biz kalıyorduk. Dudaklarımı üstünde kanım olan dudağına yaklaştırdım. Piercinginden damlamak üzere olan kan damlasının üzerinden alt dudağını öptüm. Sonrasında her şey durdurulamaz bir hale gelmişti. Ben yatağa yaklaştıkça küçük öpücük artık vahşiydi. Dişlerimle onun dudağını ısırdım. İnlemesini duymak en kötüsüydü. Ve sırtım yatağa değdi. Saçlarım beyaz örtüde yayıldı ve kanlı elinde sıkıca tuttuğu jilet ile kaslı kolları belirginleşti. Çok geçmeden tişörtümü kavradı ve hayatım boyunca aklımdan atamayacağım günahlarımın başlangıcı yapılmış oldu. Hiçbir zaman nefret edemediğim günahlarım…
Все права защищены

1 часть

Подпишись, чтобы добавить SiN в свою библиотеку и получать обновления
или
Руководство по содержанию публикаций
Вам также может понравиться
Вам также может понравиться
Slide 1 of 10
Lafügüzaf  cover
KÖYLÜ GENÇLER (+18) cover
BERDEL (+18) cover
BERDEL cover
Rus mafyası / Yarı Texting  cover
ALDATMA +18 cover
Takıntı cover
Kül Kapanı | Mahalle Kurgusu cover
SEVDA KONMUŞ DALLARIMA  cover
(+18)Seks Hikayeleri cover

Lafügüzaf

22 Части Текущие

Aşk suçtu. Senin olmayan birisi için beslediğin duygular bir cellat gibi dikilirdi karşına. Sonra kollarına iki asker girerdi, o askerler başını bir kütüğün üstüne bastırırken boynuna inecek baltayı büyük bir sabırla beklerdi insan beklerdi ki, cellat alacak onun kellesini. Ama o balta inmeden önce, dururdu zaman. Sabır kanatırdı insanın her bir zerresini, bir işkenceden farksız akardı saniyeler, bir sudan sessiz, bir dalgadan daha hırçın. Aşk cellattı, ve o balta aşkın ellerinden inerdi insanın boynuna. Sevda cehennemdi, seni sevemeyen birinin aşkı ateşdi. Kendi kalbini yakan, kendi kanını akıtan bir kılıçtı. İnsan nasıl saplardı kendi sırtına bıçağı? İnsan ancak aşık olsa ihanet ederdi kendisine. Aşk ihanetdi, aşk en büyük oyun ve insanın kendine yaptığı ihanetdi. O Yavuz Payidar'dı, kendine en büyük ihaneti yapmış sırtına bir bıçak saplamış, boynunu bir cellatın önüne uzatmıştı. O Payidar'dı, sevdalanmıştı. Ve sevda, onun ihanetiydi.