Maraz Ali, İstanbul'un en büyük suç çetesinin lideridir. Kurduğu üç kişilik çetesiyle birlikte ne kadar kötü iş yapan kişi ve çete varsa onlara gün yüzü göstermez. Ancak Maraz Ali ve çetesinin çok büyük bir suç örgütü olarak gören polis, vaktiyle İstanbul'da görev yapan ama sonradan İzmir'e tayin edilen Adanalı'yı, İstanbul'a geri çağırır ve macera başlar.
Maraz Ali ve Adanalı, çocukluk arkadaşı ve kan kardeşidirler. Daha sonra hem Ali hem de Yavuz polis olurlar ve İstanbul'da göreve başlarlar. Birçok başarılı operasyona imza atarlar. Ancak bir gece kulübünde yaptıkları operasyonda yakaladıkları uyuşturucu satıcısı Ferit adlı kişi, bir bakanın oğludur. Bu yüzden Ali ve Yavuz'u tehdit etme hakkını kendinde görür. Ferit'in tehditlerine dayanamayan Ali, ona yumruk atar. Bundan dolayı Ali, Ferit'in bakan olan babasının da etkisiyle meslekten atılır. Yavuz ise İstanbul'dan İzmir'e tayin edilir. Ali, bundan sonra halka resmi olarak hizmet edemese de gayriresmî olarak hizmet etmeye karar verir. Bu amaçla Merdo ve Tilki Timur'dan oluşan üç kişilik çetesini kurar ve her kadar kötü iş yapan kişi ve çete varsa onlara gün yüzü göstermezler...
(Bazı kısımlar diziyle birebir aynıdır!!!)
"Tatlı dile, güler yüze
Doyulur mu, doyulur mu?"
Sesli kahkahalar eşliğinde Neşet Babaya eşlik ediyordum, rakı bardağını kafama diktim ardından gözlerim karşı masaya kaydı. Dirseklerimi masaya yasladım, elimdeki rakı bardağını masaya indirdim usulca.
Geldiğimden beri bakışları bakışlarımdan ayrılmayan adama gülümsedim nazlı nazlı. Daha sakin ve yumuşak ve sessiz çıkmaya başladı sesim,
"Aşkınan bakışan göze
Doyulur mu, doyulur mu?"
Kollarını göğsünde bağlamış, bal gözlerin sahibi bana cürretkar bakışlarla bakmaya devam etti, bir ara dudağının köşesi kıvrılır gibi oldu yanımda oturan insanlar umurunda değildi o kendinden emindi. Geceyi onun kollarında bitireceğimden emindi.
***
Hikaye tamamen kurgudur. Gerçek olay ve kişilerle alakası yoktur.