EVLENMEYE BAK (BİR MİRAS MESELESİ)
  • LECTURES 24,393
  • Votes 8,909
  • Parties 21
  • LECTURES 24,393
  • Votes 8,909
  • Parties 21
Terminé, Publié initialement févr. 14, 2024
Contenu pour adultes
Size kendimi tanıtmanın zamanı geldi. Ben Nil. Yıllardır atanma mücadelesi veren edebiyat öğretmeni, ailenin tek işsizi, belki de en beceriksizi... Bugüne kadar ne atanma işlerinde ne de gönül işlerinde umduğumu buldum. Ablamın ve ağabeyimin başarıları altında ezilip durdum.Bir ot gibi yaşayıp durdum. Ama dün öyle bir haber aldım ki...  Ayağa kalkmam gerektiğini anladım. Dedem, köyden haber yollamış. Artık torunlarının evlenmemesi  nasıl canına tak ettiyse... İlk evlenene tarlasını ve evini vereceğini duyurmuş. Şaka değil! Ciddi ciddi, ilk kim evlenirse her şeyi üzerine geçirecekmiş. Duyunca heyecanlanmadım değil. Öyle çok heyecanlandım ki... Dönüm dönüm tarlalar ve başımı sokacağım bir ev... Tüm derdime şifa olurdu. Olurdu olmasına da dişli rakiplerim vardı. Ağabeyim, ablam ve sinsi kuzenlerim... Bir şey yapmalıydım. Onların yapamadığını yapıp onlardan önce evlenmeliydim. En azından bunu başarmalıydım. Yıldırım nikâhı kıymalıydım. Ama kiminle? Kiminle evlenmeliydim? Yazmayı bırakıp karşı tarafa baktım. Alıcı bir gözle Kenan'ı inceledim. Onu yıllardır tanıyordum. Ağabeyimin arkadaşıydı. Yakışıklı, eli yüzü düzgün bir adamdı. En önemlisi bekârdı. Yani bir ihtimal olabilirdi. Ama bu durum, ağabeyimi çıldırtabilirdi. İç çekip omuz silktim. Artık insanlar ne düşünür demeyecektim. Sadece kendimi düşünecektim. Evlenmeye bakacaktım.  Gelsin tarlalar, gelsin paralar.

(Hikâyenin tüm hakları saklıdır. Çalınması ve kopyalanması durumda hukuki işlemlere başvurulacaktır.)
Tous Droits Réservés
Inscrivez-vous pour ajouter EVLENMEYE BAK (BİR MİRAS MESELESİ) à votre bibliothèque et recevoir les mises à jour
ou
Directives de Contenu
Vous aimerez aussi
YAMALI SEVDA , écrit par Betulokssuz
37 chapitres En cours d'écriture
Ben boşanmış öğretmen bir babanın kızıyım. Yıllar önce, ben henüz on yaşındayken tayin edildiği Karadeniz bölgesinde aşık olup evlendi. Beni de beraberinde getirdi elbette, çünkü benim annem sorumsuz bir kadın, beni onun eline bırakmadı. Saf Karadeniz'li kadının bir kızı vardı, kendisi ablam olur Zeynep. Babam ve eşi yıllardır birbirini bulmanın huzurundan mıdır bilmem, sakin ama mutlu bir hayat yaşıyorlar. Ben lisede çıktım buradan. Ankara'da liseyi hemşirelik olarak okudum. Üniversiteyi kazanamadım, bende boş durmayayım, babamın yanına geleyim dedim, geldim. On sekiz, on dokuz, yirmi ve yirmi bir yaşlarımda buralardaydım. Sağlık ocağında yardımcı hemşirelik yaptım. O sıralarda babamın eşi Hanife annenin, ahiretliğinin asker oğluyla nişanım takıldı. Tam düğün arefesinde nişanlım olan Halil Yaman, eski sevgilisi, çok sevdiği kız ona kaçınca beni terk etti. Benim adım Tuğba, ben bu şehirden dargın gittim. Yağmurlu bir günde, onların çaylığında birlikte olmuştuk. O sarhoştu, ben aşk dolu. İkimizde nasılsa evleniyoruz dedik ve olanlar oldu. Sonra dünyam başıma yıkıldı, öyle böyle değil ama. Çok şey götürdü benden Halil Yaman ama özümü unutmayayım, çizgimden çıkmayayım diye bana kızımı bıraktı. Tuğçe sıkı sıkı tutunduğum, kendimi adadığım oldu. Ben onunla hayatta kaldım. Yoksa hissettiğim şeyle ölürdüm. Öyle buruk, öyle yamalı bir sevda.
TAHAYYÜL (Tamamlandı), écrit par delusionslayer
62 chapitres Terminé Contenu pour adultes
''O kadar imkânsızdın ki benim için...'' İçine çektiği derin nefes sessizliğin kol gezdiği çocuk parkına ses olurken ellerini, oturduğum bankta sırtımı yasladığım tahta parçalarının iki yanından omuzlarıma temas edecek yakınlıkta yerleştirip devam etti sözlerine. ''...ama ben o gözlerde gördüm Defne. Yıllardır hayalini bile kurmaktan korktuğum o anlardaki gibi bana baktığını gördüm ve ben o bakışları ömrümün sonuna kadar görmek için canımı bile veririm.'' Öyle baskındı ki her kelimesi, dudakları arasından çıkan her cümle bir yemindi sanki. Bedenini bedenimin üzerine eğdiğini hissettiğimde hareketsizce oturmaya devam ettim. Nefesi saçlarımın arasındaydı ve ben arsızca o nefes oradan hiç ayrılmasın istiyordum. Tam başımın üzerine temas eden dudaklarla beraber kalbim, sanki özgürce uçmaya âşık bir kuşmuş da küçücük bir kutuya zorla kapatılmış gibi kanat çırparken kanatlarına zarar verdiğinin bile farkında değildi. Canım yanıyordu hatta daha da yanacaktı biliyorum ama yine de istiyordum işte... Her şeye rağmen canımın yanmasını. ''Korkuyorum.'' Titrek ve cansız çıkan sesimi belki de duymamıştır bile diye düşünürken aldığım cevapla benim seslerimi en iyi onun duyduğunu bir kere daha anlamıştım. ''Seni bekledim, beni gör istedim ama yapamadım. Şimdi sen beni görmüşken bu yolda karşıma ne çıkarsa çıksın gözüm görmez, kulağım işitmez. Ben, bana aile olsun istediğim kadın için ailemi bile karşıma alabilecek bir adamım. Korkutacaksa bu korkutsun seni.'' ... Kurgunun ilerleyen bölümlerinde argo, küfür ve yetişkin içerik barındıran sahneler bulunabilir! ... ⭐️Tamamlandı: 8 Şubat 2024
GECENİN İZİ, écrit par hisssizyazar
46 chapitres En cours d'écriture
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
Vous aimerez aussi
Slide 1 of 20
İHTİYACIM OLAN cover
Asil Kokulu Kadın cover
YAMALI SEVDA  cover
Yürek Ateşi  cover
kanlı Bedel  cover
Üzgünüm Sana Aşık Oldum! cover
SİYAHA AŞIK MAVİ cover
K A R A İ S A L I  cover
TAHAYYÜL (Tamamlandı) cover
EYLÜL (Tamamlandı) cover
Güneş Tutulması  | Yarı texting  cover
Çok Uzak Diyarlardan -Tamamlandı- cover
Saklı Sevdam cover
ORMAN GÜLÜ (TAMAMLANDI) cover
KALP AVUNTUSU Güzel Seven Kadınlar Serisi 3 (Bitti) cover
Yarkıyısı cover
GECENİN İZİ cover
Opia | TAMAMLANDI cover
Aşk Benim Hakkım# TAMAMLANDI# cover
Aşk Affeder mi?  cover

İHTİYACIM OLAN

35 chapitres Terminé

Herkesin kalbinde ki ihtiyaçlarının karşılanması dileğiyle. -1 Nisan 2018-