Story cover for İZOLE Küçük by ilmelistan
İZOLE Küçük
  • Reads 163,913
  • Votes 1,043
  • Parts 3
  • Reads 163,913
  • Votes 1,043
  • Parts 3
Complete, First published Feb 15, 2024
Mature
"Demek seni öpebilirim. Buna izin veriyorsun öyle mi?" dediğinde yine karnımda bir karıncalanma oldu. 

"Küçük!" dedi dikkatimi kendine yeniden toplamak istercesine. "Eğer seni öpersem ve bu hoşuma giderse..." dediğinde sessiz bir beklentiyle sadece gözlerinin içerisine bakıyordum. "Sadece benim olursun." 




Bu bir sanal gerçeklik oyunu. Sırf instagram kullanıcı sözleşmesini okumadan kabul ettiğiniz için içinde olanlardan bihaber olarak hayatınıza normal devam edebilirsiniz ama onların, sizler için planları var...

Bir gün kapınıza dayanan askerler tarafından alınıp kendinizi hatırlamadığınız bir sözleşmeyi kabul ettiğiniz için bir kapsülün içerisinde yaşamaya mahkum edilebilirsiniz. Ve insanlar sizi telefonlarından eğlenerek izlerken yapacağınız görevlerin ne denli vahşet ya da cinsel olacağını sadece bir tıkla seçebilir. 

Bu kitap; sanal bir oyun üzerine tasarlanıp seçilen insanların bir oyuna hapsedilmesini anlatıyor. Oyunda verilen bulmacaları çözmeniz ve başarılı olursanız seviye atlayarak kurtuluşa ilerlemeniz gerekiyor. Yoksa sonsuza kadar oyunda kalan bir bot görevi görebilirsiniz. 


Bu kitabın bir diğer eğlencesi ise sizler de bu bulmacaları çözebilir ve arkadaşlarınızla bu oyunu oynayabilirsiniz.
All Rights Reserved
Sign up to add İZOLE Küçük to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
You may also like
Slide 1 of 10
HÜKÜMRAN  cover
Patron cover
SONSUZ cover
BRONZ SERİSİ cover
KIRIK İNCİ cover
SİYAH KELEBEKLER (YENİ) cover
Mafyatik Aile cover
Papatyalar Karanlıkta Büyür cover
ATLANTİSİN SINIRLARINDA +18 cover
PETROVA cover

HÜKÜMRAN

77 parts Ongoing Mature

"Gitmek mi istiyorsun?" diye sordu. "Evet," dedim. "Gözlerime bak," dedi. Baktım. Ve saatler sonra bakışlarında ilk kez, ufacık bir ihtimalle cebelleşen şüpheyi gördüm. "Ben sana her şeyimsin dedim. Ama sen hiçbir şeyimmişsin." Artık yapabilecek hiçbir şey kalmamıştı. Yolun sonu burasıydı ve o ne yaparsa yapsın, gidişime engel olamayacaktı. Saatler içinde çökmüştü güzel yüzü. Bomboştu karanlık gözleri. Bana öyle bir bakıyordu ki, sanki bıçağı kalbine saplamışım da geri çekmek bilmemişim gibi. "Bu bir son değil," dedi sadece benim duyabileceğim bir sesle. "Gideceksin ve ne yazık ki ben seni bırakmayacağım. Daha önce de söylediğim gibi, istersen dünyanın öbür ucuna git, yine de bulurum seni. Ama eğer seni bulduğumda, bir şeylere mecbur kalmadığını anlarsam, ikimize de geçmiş olsun. Eğer ki gerçekten benden intikam almışsan..." Gözlerine uzun uzun bakmak, dakikalarca nefes tutmakla eş değerdi. "Dua et ki Allah seni karşıma çıkarmasın."