Biz o'yduk işte, basit sanılan bir yarışmanın yarışmacılarıydık biz. Tek derdimiz bırakıldığımız ortama adapte olmak gibi. İçeride canımız yanıyor, acı çekiyorduk. Ama seyircilerin gördüğü tek şey renkli bir kutunun içindeki küçük figürlerdi... Yaralandık, ağladık, kaynadık, parçalandık ve öldük. Onlar ise sadece izlediler...
Kendi ellerimizle ölümümüzü kabul ettik, sonra aldılar bizi arabalarla, bilmediğimiz bir yere götürdüler. Yarıştırdılar bizi doğayla, mahkûmu olduk mevsimlerin. Olur da kurtuluruz diye bekledik yeni mevsimlerin gelmesini, beklediğimiz gün geldi, biz gittik... Meğer mevsimleri değil, ölümümüzü bekliyormuşuz biz.
Bir yarışma düşünün, kana susamış canilerin heyecanla izlediği, acımasızlığın temsili. Bir yarışma düşünün ki yarışmacılarını öldüren yapımcının "En İyi Program Ödülü"nü aldığı... Bir yarışma düşünün, tek derdi adaptasyonmuş gibi. Bir yarışma düşünün ki 12 kişiyi zorlu şartlarda yarıştırsınlar, soğuk, sıcak, açlık demeden sınasınlar. Bir yarışma düşünün ki yarışmacılar kurtulmak için esiri olduğu mevsimi beklesin. Bir yarışma düşünün, adı da Mevsim Bekçileri olsun.
Ben Hilal Karayel, Mevsim Bekçisi. Bu da benim mevsimlerimin hikâyesi...
Aşiret + gerçek ailem kurgusu. Birçok klişenin toplamından meydana geliyor, istediğimiz de zaten klişeler değil mi?
İrem yaşadığı şehri temsil etmiş ve Muay Thai alanında Avrupa şampiyonu olmuş başarılı bir genç kızdır. Hedefi, Dünya şampiyonası olan ve onu delirterek çalıştıran koçuyla birlikte Türkiye'yi temsilen şampiyon olmak istemektedir. Ailesi, arkadaşları ya da bir başka şeyi hayatında asla öncelik olarak görmeyen, hepsinin eksikliğini iliklerine kadar hisseden lakin burnundan kıl aldırmayan İrem Sevinç, aslında İrem Sevinç değil; Mardin'in en büyük ağası olan Mehmet Mazharoğlu'nun tek kız torunudur.
Mazharoğulları, kızlarının kasten değiştirildiğini öğrendiklerinde deliye dönmüş ve hızla kızlarını aramaya başlamışlardır. Onlara göre kızları hemen onlara koşup, tıpkı onlar gibi özlem giderecektir. Ortadaki tek ve en büyük sorun ise, küçük Mazharoğlu'nun ailesine rağmen hiçbirinin yüzüne bakmamasıdır.
Önyargılı ağabeyler, küçük kardeşler ve bolca kaos. Mizahın sınırlarını aşmaya ve İrem Mazharoğlu'nun kaos dolu hayatına eşlik etmek istiyorsanız, buyurun.