Hayat insanın karşısına bazen çok zor şeyler çıkarır, canını acıtır ancak bir ilacı da vardır.
Ben böyle öğrendim. Ne kadar sert düşersem düşeyim, her zaman düştüğüm yerden aynı sertlikle kalkıp, kanayan yaralarıma kendim yara bandı oldum.
Ancak hiç beklemediğim yerden aldığım yara o kadar canımı yakmıştı ki...
Nefessiz kaldığımı hissettim.
Karşımda ki adam benim tanıdığım, yaralarımı saran, sardığı yerleri öpücükleri ile süsleyen, gözlerime bakarken göz bebekleri titreyen, sarıldığında sağ tarafımı kendi kalbi ile dolduran adam değildi...
Olamazdı...
Hedefleri için gözünü karartmış olan Alin, bir yıl daha sınava çalışma kararı alır. Her şeyi bir kenara bırakmış, yalnızca derslerine odaklanmışken, kütüphanede tanıştığı bir adamla sınırlarını koruyacak mı yoksa yıkacak mıydı?
•
Arkamı döndüm ve apartmanın girişine doğru ilerledim. Kapıyı açmak için bir hamle yapacakken sesini duydum. "Alin!"
Omzumun üzerinde ona baktım. Dudaklarındaki o güzel kıvrılma görülmeye değerdi. "Sevgilim veya bir flörtüm olursa, bu yalnızca sen olursun."