... Lyros'un çocukluğu, ailesiyle birlikte şehre inerek geçirdiği zamanlarda renklenirdi. eve gelir gelmez herkes odalarına dağılır birkaç saat günün yorgunluğunu çıkarırlardı. sonrasında sıcak ve huzurlu evlerinde, akşam yemeği için tekrardan bir araya gelirlerdi. Lyros, masanın etrafında toplandıklarında, her zaman içindeki şövalye ruhunu sergilerdi. Ahşap kaşığı silah olarak düşünür, babasının omzuna atılarak "şövalyelik" yapardı. Bu anlar, ailenin gülümsemesini ve neşesini arttırırdı. Lyros, bu sıcak ortamda büyürken, içindeki ateşin de farkına varıyordu...