Rüyalar, sadece 7 saniyelik bir sürecin ötesinde, kapıları bilinmeyen diyarlara açan gizemli bir fenomendir. Kimi bu gizemli âlemi, bilinçaltımızın derinliklerinde kaynayan gerçeğin yansıması olarak görürken, kimileri ise büyük ya da küçük olasılıkların habercisi olarak değerlendirir. Ancak rüyaların özü hala gizemini korur.
Peki ya olaylar göründüğü gibi değilse? Kontrolünüzde olduğunu düşündüğünüz o rüyalar, aslında karanlık bir gücün, ruhunuzu bile farkına varmadan yönettiği bir kukla gibi mi? Yoksa onlar, bilinçsizce hem kurban hem cellat rolünü oynadığınız bir karanlık tiyatronun yalnızca birer parçası mı?
Rüyaların gölge âleminde, bir kadın ve bir adamın yolları kesişir-Asya ve Miraç. Onlar, asırlar boyunca örülen karmaşık ağın içindeki basit piyonlardır ve bunun farkında değillerdir. Onları varlıklarının en derin noktasında köle eden bir varlık tarafından yazılan kaderlerine boyun mu eğecekler, yoksa ona karşı verecekleri kanlı savaşta mı galip gelecekler?
Alaz birkaç adımda tam önümde durdu ve konuştu "ayağa kalk" dedi ayağa zorda olsa kalktım tekrar konuştu
"SOYUN" diye sert bir sesle söyledi hayır hayır bu dediğini yapmayacaktım "h-hayır"dedim daha da yakınlaştı ve fısıltı şeklinde konuştu " o zaman ben bunu zevkle yaparım" dedi